Jump to content
NetObur

Feneroin

Yönetici
  • İçerik sayısı

    1040
  • Kayıt tarihi

  • Son ziyareti

  • Kazandığı günler

    12

Everything posted by Feneroin

  1. Aşırı Terlemenin (Hiperhidroz) Sebepleri Nelerdir? Hiçbir sebep olmadığı halde kendinizi ter içinde bulduğunuz oldu mu? Vücut sisteminin en önemli işlevlerinden olan terleme bazen can sıkıcı bir hal alabilmektedir. Ancak unutulmamalıdır ki terlemek doğal bir olaydır. Çok sıcak hissettiğimizde, gergin olduğumuzda veya yoğun fiziksel aktiviteden sonra herkes terler. Çünkü vücut sisteminin düzgün çalışabilmesi için ve kendi ısısını koruması için bu gereklidir. Ancak her olayda olduğu gibi terlemede aşırı olduğu zaman bir problemin habercisi olabilmektedir. Hiperhidroz olarak da bilinen aşırı terleme tüm yaşantınızı etkileyeceği gibi bazı sağlık problemlerine de sebep olabilir. Bundan dolayı böyle bir durumlarda hemen bir doktora başvurmakta oldukça fayda vardır. Peki Aşırı Terlemenin (Hiperhidroz) Sebepleri Nelerdir? Gelin inceleyelim… Hiperhidroz şikayeti olan kişilerde normal insanlarla aynı sayıda ter bezine sahiptirler. Ancak bu kişilerde aşırı terlemeye sebep olan şey aşırı duyarlı bir sempatik sinirdir. Hiperhidroz yani aşırı terlemenin türleri de ikiye ayrılabilir; Birincisi; Çoğunlukla eller, ayaklar ve yüzü etkiler ve bu tür genellikle duygusal terleme ile ilgilidir. Bu da tıbbi bir durumu gerektirmez ve insanları uyurken etkilemez. İkincisi ise; Periferik veya merkezi sinir sisteminin arızalanması nedeniyle gelişmektedir. Bu da genellikle tıbbi bir durum veya ilacın yan etkisi nedeniyle kaynaklandığı anlamına gelmektedir. Aynı zamanda en yaygın olan Aşırı Terleme (Hiperhidroz) nedenleri ise şunlardır; Tüberküloz: Çoğunlukla gece terlemeleri ile ilişkilidir. Nörolojik bozukluklar: Özellikle parkinson hastalığı, terin düzenlenmesinden sorumlu olan ve çok fazla veya çok az terlemenize neden olabilecek otonom sinir sistemini etkileyebilir. Endokrin bozuklukları: Hormonal değişiklikler, hamilelik ve menopoz gibi durumlardır. Sıcak basması, menopoz ile birlikte aşırı terlemeye yol açmaktadır. Hipertiroidizm: Tiroid vücuttaki metabolizmayı kontrol eder ve vücudun enerji kullanımından sorumludur. Tiroid bezi aşırı aktif olduğunda aşırı miktarda tiroid hormonu üretmesi anlamına gelir. Bu da vücudun süreçlerinin hızlanmasına neden olur ve böylece; sinirlilik, hızlı kalp atışı, kaygı, el titremeleri ve aşırı terleme ile sonuçlanır. Şeker hastalığı: Bazı durumlarda diyabet; zamanla ter bezlerini kontrol eden sinirler de dahil olmak üzere otonom sinir sistemine zarar verebilmektedir. Bu durum ise diyabetik nöropati olarak bilinmektedir. Hipoglisemi ayrıca vücutta aşırı terlemeye neden olabilecek durumlardandır. İlaç tedavisi: İnsanların yüzde yirmi ikisi, antidepresan almanın yan etkilerinden biri olarak aşırı terlemeyi olayını yaşamaktadırlar. Öyle ki bazen terleme o kadar şiddetli olur ki, insanlar tedaviyi bırakmaya karar verebilmektedir. Anksiyete: Stres hormonları, suyun böbrekler yerine deriden atılması nedeniyle aşırı terlemeye neden olabilmektedir. Böylece potansiyel olarak tehlikeli bir durumda idrara çıkma ihtiyacını önler. Kalp krizi: Kalp krizi belirtilerinden biri aşırı terlemedir. Egzersiz yapmak: Egzersiz yapma aşırı terlemeye neden olan en büyük etkenlerdir. Böyle durumlarda vücut çok terleyerek çok su kaybetmektedir. BU sebeple egzersiz yaparken susuz kalmamak ve gerekirse serinlemek için ara vermek önemlidir. Omurilik yaralanması: Aşırı terleme, nörovasküler instabilite sendromundan da kaynaklanabilmektedir
  2. Yaz aylarında içinize ferahlatacak soğuk noodle çorbası tarifi.. Evdeki bir kaç malzemeyle lezzetine lezzet katarak hazırlayacağınız güzel bir yaz çorbası… Malzemeler 1 paket Indomie Noodle 1 adet Yumurta Su 1 yemek kaşığı Soya Sos Taze Kişniş 3 yemek kaşığı Mısır 3 yemek kaşığı Taze Soğan 1 çay kaşığı Susam Susam Yağı Yarım Kabak Hazırlanışı Soğuk noddle çorbası için ilk olarak bir sos tenceresine soya sosunu ve suyu alın. İçerisine noodle paketinin içerisinden çıkan acı sosu ağız tadınıza göre ekleyin. Soyalı suyu kaynatın oda sıcaklığına geldiğinde boz dolabına koyup iyice soğumasını sağlayın. Başka bir tencerede ise noodle haşlayın. Bir tavanın içerisine bir tatlı kaşığı susam yağı ve bir tatlı kaşığı zeytinyağını koyun. Kabakları minik minik veya uzun ince şeritler halinde doğrayıp tavaya alın. Taze soğanı ve susamı da ekleyip biraz soteleyin. Noodle süzüp paketin içerisinden çıkan diğer sos ve yağı üzerine dökün. Ardından noodle ve kabakların soğumasını bekleyin. Soğuyan noddle bir kaseye koyun. Üzerine ilk olarak kabakları ekleyin. Soğuyan soya soslu suyu ekleyip mısırları üzerine koyun. Taze kişniş ekleyip üzerine isteğinize göre haşlanmış yumurta koyarak servis yapabilirsiniz Afiyet Olsun
  3. Saçların nem dengesini koruyan, hasar görmesini engelleyen ve hızlı uzamasını sağlayan zeytinyağı ile; daha güçlü, parlak ve uzun saçlara sahip olabilirsiniz. Zeytinyağı Maskesi sayesinde saçınızı her türlü hasardan koruyacak ve kırıklarınızın zamanla azaldığını fark edeceksiniz. Yalnızca iki malzeme ile hazırlanan Zeytinyağı Maskesini denemeye hazır mısınız? Kırık Saçlar İçin Zeytinyağı Maskesi… Malzemeler; Yarım çay bardağı yoğurt 1 çorba kaşığı zeytinyağı Uygulanışı; İki malzemeyi bir kasenin içerisinde iyicene karıştırın. Ardından temiz saçınıza masaj yaparak uygulayın. Daha sonra 15-30 dakika bekletin ve yıkayın
  4. Fulminea, İtalyan "Automobili Estrema" tarafından yapılan ilk tam elektrikli hiper otomobilidir. Hızlı, güçlü ve elektrikli - İtalyanca yıldırım hızındaki isim her şeyi söylüyor. Fulminea, tipik olarak Motor Vadisi'nde üretilen otomotiv yapımında, spor sürüş memnuniyeti, enerji depolama alanındaki en son teknoloji ve kusursuz işçiliğin bir kombinasyonunu üretir. Modena ve Torino arasında üretilen ve Pirelli lastikleriyle donatılmış Made in Italy mührüne sahip olağanüstü bir otomobil 2023'te yollarda olacak. Bataryasındaki teknoloji Team Automobili Estrema'nın hedefi, yeni elektrikli otomobil vizyonerlerinin hayallerini gerçekleştirmekti ve bunu, yeni nesil bir elektrikli otomobil olan Fulminea'yı piyasaya sürerek başarıyorlar: en yüksek performans, en son teknoloji ve yüksek performanslı malzemeler; hafifliği güçle birleştirir. Ancak asıl yenilik, 2.040 beygir gücüne eşdeğer 1.5 MW güç sağlamak için yenilikçi Lityum-iyon hücreleri ultra kapasitörlerle birleştiren IMECAR ile ortaklaşa yapılan "hibrit" pil paketinde yatmaktadır. Fulminea, 0'dan 320 km hıza 10 saniyenin altında çıkıyor ve bunun için de dört elektrik motoruna güveniyor. Dahası, yeni hiper otomobildeki pil, 300 kg ağırlığında ve 1.500 kg toplam kütle ile 500 Wh/Kg (1.200 Wh/l) ile rekor kıran bir enerji yoğunluğuna sahiptir. Sonuç olarak Fulminea, verimlilik, güvenlik, sessiz çalışma ve çevre dostu olmayı garanti ederken, otomotiv endüstrisinin sunduğu en gelişmiş elektrik teknolojisini içerir. Torino Otomobil Müzesi'nde görücüye çıkan bu yeni hiper otomobil, İtalyan şirketin elektrikli otomobillerde kazandığı deneyim ve liderlik sayesinde Pirelli lastikleriyle donatılacak. Hızlı ve aynı anda şık Otomobilin baskın rengi, aynı zamanda gök mavisi olan cilalı çelik bir kalkan taşıyan Automobili Estrema araçlarını tanımlayan ayırt edici “Savoy mavisi”dir. Kalkanın içinde, gömülü bir şimşek, yeni Fulminea'nın atan kalbini temsil eden elektriği, hızı ve gücü simgeliyor. Otomobilin genel stili, şimşek etrafında gelişen ön ışık kümeleri gibi hem stilistik hem de işlevsel unsurlarla ayırt edilir. Karışık LED/Lazer teknolojili farlar, segmenti geride bırakan aydınlatma teknolojisi ile performans seviyelerine ulaşır. Şeffaf köpekbalığı yüzgecine dahil edilen üçüncü fren lambası ve EST tarafından yapılan arka lambalardaki spoyler gibi arkada uygulanan çözümler de aynı derecede yenilikçi – Turin'de araç. Cesur ve işlevsel çözümler, benzersiz ve çekici bir tasarım: elde edilen inanılmaz sonuç budur; başka hiçbir otomotiv üreticisi, fiber optiklere benzer bir etki yaratmak için RGB LED ışıklı geri dönüştürülmüş metakrilat paneller kullanmamıştı. Her detay, şekil ve işlevi yenilikçi bir şekilde birleştirmek amacıyla kusursuz bir tasarıma ve hassas bir aerodinamik işlevselliğe odaklanarak, detaylara gösterilen özenle tasarlandı. Bu kadar yüksek performans seviyeleri sunan bir otomobilin en önemli özelliklerini test etmek için aerodinamik CFD testleri de yapıldı.
  5. Çay, her ne kadar yüksek oranda tüketildiğinde belirli riskleri beraberinde getirse de doğru oranda içilmesi, sağlığınız için oldukça büyük faydalar barındırıyor. Hatta kafein içermesi sayesinde kahve sevenlerin de alternatifleri arasında bulunuyor. İşte siyah çay ve etkileri… KAN BASINCINIZI DÜŞÜRÜYOR Dünya nüfusunun% 26'sının yüksek tansiyona sahip olduğu tahmin edilmektedir ve bu bazı ciddi sorunlara yol açabilir. Etki küçük olsa da, araştırmalar düzenli olarak siyah çay içmenin bunu azaltmaya yardımcı olabileceğini gösteriyor. KOLESTEROLÜ DÜŞÜRÜYOR Her 3 yetişkinden biri yüksek kolesterole sahiptir. Ancak erkekler genellikle kadınlardan daha yüksek risk altındadır. Araştırmacılar, diyetinize siyah çayın dahil edilmesinin kolesterol seviyenizi önemli miktarda düşürebileceğini keşfettiler. DİŞ ÇÜRÜKLERİNİ AZALTIYOR Çay, genel olarak, genel ağız sağlığına çeşitli faydalar sağlayabilir. Ancak özellikle siyah çayın, çürüklere neden olan bakterileri öldüren bileşikler içerdiği bulundu. DİYABETİ ENGELLİYOR Yaklaşık 422 milyon insan şeker hastalığından muzdarip. Tip 2, teşhis edilen tüm vakaların yaklaşık% 90-95'ini oluşturuyor. Fakat yapılan araştırmalar sonunda siyah çay tüketiminin kanınızdaki şeker miktarını azaltabileceği ve sonuç olarak bu hastalığa yakalanma ihtimalini düşürdüğü tespit edildi
  6. Bir veya birkaç mineralin bir araya gelmesiyle oluşan mineral toplulukları olan bu doğal taşlar; tarih boyunca insan sağlığı için birçok alanda kullanılmıştır. Fiziksel ve ruhsal olarak birçok faydası olan bu taşlardan en bilinen ve en özel olanlarından 7 tanesini sizler için araştırdık. İşte İnsan Sağlığına En Faydalı 7 Doğal Taş. 1. Apatit Öğrenme ve kavrama yeteneğini artıran apatit taşı; insanda özgüven duygusunu oluşturmakta faydalıdır. Aynı zamanda kasları güçlendiren bu taş, yüksek tansiyonu düzenler ve stresin giderilmesini sağlar. Apatit Taşı 2. Akik Vücuttaki fazla veya olumsuz enerjiyi boşaltan akik taşı stresi yok eder ve insanı sakinleştirir. Ayrıca akik taşı insanda akıl ve mantık gücünün gelişmesinde faydalıdır. Akik Taşı 3. Hematit Stresi azaltmaya yardımcı olan hematit taşı aynı zamanda hafızayı güçlendirmektedir. Eklem romatizmalarına karşı da etkili olan bu doğal taş aynı zamanda; kişinin kendi ile barışık olmasını da sağlamaktadır. Hematit taşı ayrıca kan dolaşımını düzenler ve kalbi sağlıklı tutar. Hematit Taşı 4. Ametist Uykusuzluk problemi çekenlerin en büyük yardımcısı olan ametist taşı; yatmadan önce yastık altına koyulduğu zaman dinlendirici etkisi sayesinde uyumayı ve dinç kalkmayı sağlar. Ametist Taşı 5. Labradorite Adeta bir antioksidan özelliği taşıyan labradorite taşı; insan bedenini toksinlerden temizler ve erken yaşlanmayı önler. Gözler içinde birçok faydası olan bu doğal taş aynı zamanda ruhsal bakımdan gelişmeye de çok faydalıdır ve sezgileri kuvvetlendirmektedir. Labradorite Taşı 6. Jasper Öfke ve kaygı bozukluklarının önüne geçen jasper taşı; çok daha mutlu ve dingin hissedilmesini sağlamaktadır. Yaydığı enerji sayesinde kişilerde ki depresyon belirtilerini azaltmaktadır. Jasper Taşı 7. Yeşim İnsanları sihir ve büyüden koruyan yeşim taşı; mutluluk verici özelliğe sahiptir. Eklem ve kas ağrılarında oldukça etkili olan bu doğal taş aynı zamanda; diş problemlerine ve ağrılarına da iyi gelmektedir. Yeşim Taşı
  7. Yaz sofralarının vazgeçilmez lezzetlerinden olan bezelye yemeği en çok zeytinyağlı olarak tercih edilmektedir. Sıcak günlerde içinizi ferahlatacak en lezzetli bezelye tarifini sizler için derledik. Malzemeler; 4 yemek kaşığı zeytinyağı 1 adet orta boy soğan 2 adet büyük boy havuç 300 gram bezelye (ayıklanmış) 2 tatlı kaşığı tuz 1 su bardağı su Üzeri için: 1 adet limon suyu 2 diş sarımsak (ezilmiş) 3 yemek kaşığı zeytinyağı Hazırlanışı; İlk olarak tencereye soğanı yemeklik olarak doğrayın ve zeytinyağını da ilave edip kavurma işlemine başlayın. Hemen ardından soğanlar iyicene kavrulduktan sonra küp küp doğradığınız havuçları tencereye ilave edin. Havuçları da 1-2 dakika kavurduktan sonra üzerine bezelyeleri de ekleyerek kavurma işlemine 1-2 dakika daha devam edin. Daha sonra tencereye suyunu ve tuzunu ekleyip kapağını kapatın ve 20-30 dakika bezelyeler yumuşayana kadar pişirin. Yemeğiniz pişerken sizde bu sırada üzerinin sosunu hazırlamaya başlayın. Bir kasenin içerisine limonun suyunu sıkın. Ardından ezdiğiniz sarımsakları kaseye ilave edin. Üzerine zeytinyağını da ilave ettikten sonra hepsini iyicene karıştırın. Bezelye yemeğiniz piştikten sonra oda sıcaklığına geldiğine limonlu sosu yemeğinize ilave edin. Ve yemeğiniz servise hazır. Afiyet Olsun
  8. Navillera, Park In-hwan ve Song Kang’ın baş rolünde olduğu 2021 yapımı Güney Kore televizyon dizisidir. Dizinin yönetmen koltuğunda Han Dong-hwa otururken senaryosunu ise Lee Eun-mi kaleme almıştır. Park In-hwan, Song Kang’ın haricinde dizide Na Moon-hee ve Hong Seung-hee yer almaktadır. Navillera konusu nedir? Oyuncu kadrosunda kimler var? Navillera Konusu Hayatı boyunca bale yapma hayali kuran 70 yaşında ki emekli bir postacı ile daha yolun başında olan ve hayallerinin peşinden giderken kaybolan bir gencin birbirleriyle olan iletişimlerini konu almaktadır. Navillera Trailer Navillera Oyuncuları Park In-hwan Song Kang Na Moon-hee Hong Seung-hee Jo Sung-ha Kim Tae-hoon
  9. Yaz aylarında kavurucu sıcaklarda insanın içine ferahlatacak hem soğuk hem de lezzetli güzel bir çorba tarifi. Soğuk ayran çorbası… Malzemeler : 1 su bardağı buğday 1 su bardağı nohut 250 gram süzme yoğurt 250 gram yoğurt 1 su bardağı soğuk su 1 çay kaşığı tuz 1 tatlı kaşığı dereotu Hazırlanışı Buğdayı ve nohudu ayrı tencerelere alın ve üzerine su koyarak pişirin. Ardından nohudu ve buğdayı süzdürün. Bir tencereye veya büyük bir kasenin içerisinde yoğurt ve süzeme yoğurdu çırpın. Ardından haşlanmış olan nohut ve buğdayı yoğurdun içine ekleyip tuzunu ilave edin. Kıvamını ayarlamak için üzerine soğuk suyu ilave edip karıştırın. Dereotunu da ince ince doğrayıp çorbasının üzerine ilave edin. Buzdolabında iyice soğuttuktan sonra afiyetle içebilirsiniz Afiyet Olsun
  10. ”Adet düzensizliğim var. Kasıklarıma ağrı saplanıyor. En önemlisi de hamile kalamıyorum.” Sizin de böyle şikayetleriniz varsa yumurtalık kisti olabilirsiniz. Peki yumurtalık kistleri nedir? Belirtileri nelerdir? Yumurta Kistleri Nedir? Kistler, vücudumuzun herhangi bir bölgesinde ortaya çıkan yumru şeklinde kabarcıklardır. Genel olarak içleri hava ya da sıvı ile doludur. İçlerinin iltihap olması halinde apse olarak adlandırılırlar. Farklı boyutlarda ortaya çıkar ve büyür. Çoğunlukla iyi huylu olmakla birlikte kötü huyluları da vardır. Yumurtalıklarda oluşan kistler ise yumurtalık kistleri olarak adlandırılırlar. Bu kistler yaş gruplarına göre farklılık gösterirler. Bu farklılık hastalığın belirti çeşitliliğine sebep olduğu gibi tedavi yöntemlerinin de farklılaşmasını gerektirmektedir. Belirli bir süre içinde kaybolmayan ve büyümeyi sürdüren kistler cerrahi operasyon yardımıyla alınır. Yaş gruplarına ve dönemine göre kistleri şöyle sıralayabiliriz; Dermoid Kistler En çok gebelik döneminde görülür. İçlerinde kemik, kıl, yağ dokusu bulunur. Hastalarda ağırlık oluşturarak, yumurtalık döllenmesiyle beraber ameliyat edilmesi gereken kistler haline gelebilirler. Eskiye nazaran gelişen yöntemler sayesinde -eğer geç kalma durumu yok ise- yumurtalıklar alınmadan çözülebilen bir sorundur. Fonksiyonel Kistler 13-18 yaş döneminde işlevseldirler. Genelde ameliyat gerektirmez ve zamanla kaybolurlar. Vücut bir gelişim dönemindedir ve geçici kistler oluşturabilir. Bu kistleri takip etmek gerekir. Düşük ihtimalli olsa bile kistin oluşturduğu ağırlıktan dolayı yumurtalık dönmesi ya da kist rüptürü(kistin yırtılması) oluşabilir. İlaç tedavisi gerektirmez. Doğurganlık döneminde de görülürler. Germ Hücreli Tümörler Ergenlik dönemi ve bu dönemi takip eden üreme çağının ilk yıllarında görülür. bazı tiplerinde ameliyat yeterlidir. Bazı tiplerinde ameliyatın yanı sıra kemoterapi gerekir. Kendisini solid(katı,sert) organ şeklinde kendini gösteren solid kistik kitlelerdir. Ultrason kontrolünde rahatlıkla belirlenebilmektedir. Korpus Luteum Kistleri Adet döneminde görülmektedir. Yumurtlama ile meydana gelir. Yumurtlama ile meydana gelir. Daha sonra kaybolur. Bazen kanamaya neden olmaktadır. Endometriyotik (Çikolata) Kistleri Halk arasında bu isimle bilinmektedir. Kistler içerisindeki yapı erimiş çikolataya benzetildiği için bu şekilde adlandırılmıştır. Çikolata kistleri üreme döneminde en sık görülen kistlerdir. Yumurta Kistlerinin Belirtileri En önemli belirtiler kasık ağrısı ve adet düzensizliğidir. Çikolata kistinde özellikle doğurganlık döneminde çocuk yapamama, adetlerin sancılı geçmesi, cinsel ilişkide ağrı görülebilir. İdrar yapmada sıkıntı oluşabilir ve ağrılı dışkılama yaşanabilmektedir. En fazla görülen belirti hamile kalamama şikayetidir. Bunun yanında Menopoz dönemi tümör kistlerinde ise karın şişliği ve bazen vajinal kanaması başlangıcı görülmektedir. Bölgedeki organlara baskı nedeniyle sık idrara gitmek, kabızlık ve karın ağrısı da şikayetler arasındadır. Bunlarla birlikte hiç belirti vermeyen, rutin kontrollerde saptanan kistlerde bulunmaktadır. Yumurta Kistlerinin Tedavisi Kistin saptanması halinde öncelikle ultrason, labaratuvar testleri, hastanın şikayetleri dikkate alınarak değerlendirme yapılmaktadır. Buna göre hastalık için takip ya da cerrahi müdahale kararı verilmektedir. Kistin büyüklüğüne, çeperine, etrafındaki doku yapısına bakılmaktadır. İyi huylu ise kist çıkarılmaktadır. 3 ya da 6 ay aralıkla kontrol edilmektedir. Yumurtalığın dönme riskine karşı hasta bilgilendirilmektedir. Acil bir durum olursa müdahale edilmektedir. Kistler çoğunlukla kendiliğinden kaybolur. Kötü huylu ise hastanın yaşına ve çocuk sahibi olmayı planlayıp planlamadığına göre cerrahi uygulanır. Cerrahi operasyon laporoskopi ya da robotik gibi kapalı yöntemlerle yapılabilmektedir. Eğer kist büyük bir kitle halindeyse ve tümör şüphesi varsa açık cerrahi tercih edilmektedir
  11. Simdi kontrol ettim yeniden, bir sorun yok. Su an sitede gordugunuz cevirilerin hepsi dil dosyalarinda var. 462 olan 4.6.2 icin olan. Su an 4.6.3 cikti, ona da uyumlu. Dil dosyasini yukledikten sonra DEFAULT yapmayi unutmayin ve yine ayarlardan tum uyelerin kullanmasi icin zorlayin. Dil dosyasini yukledikten sonra bir degisiklik gormuyorsaniz, halen default ingilizce dilindesiniz demektir
  12. İnsan vücudunda bir çok temel işleve sahip olan Omega 3 yağları vücudun kendi üretemediği ve dışarıdan alınması gereken doymamış bir yağ asidi türüdür. Omega 3 yağlarının faydası azımsanmayacak kadar çoktur. Gelin birlikte Omega 3 yağları hangi hastalıklara faydası vardır öğrenelim… Kilo almayı ve obeziteyi önler. Kilo vermeyi hızlandırır. İnsülin ve leptin direncinin gelişmesini önlerken gelişmiş olan bu dirençleri kırar. Tip-2 diyabet hastalığını önler Kan yağlarını düzenler ve normal düzeylere getitri. Kalp yetersizliğini önler. Damar sertliği, hipertansiyonu ve kalp damar tıkanıklıklarını önler. Polikistik over sendromunu olan yumurtalık hastalığını önler. Adet öncesi görülen sıkıntıları önler, döllenmeyi kolaylaştırır ve sperm azlığını giderir. Romatoid artrit belirtilerini ve ağrılarını geriletir. Eklemlerde meydana gelen ağrıları, şişlik ve sertlikleri ve ileri yaşlarda sıklıkla görülen vücut ağrılarını önler. Alerjileri önler. Depresyon ve şizofreniyi önlemenin yanında lohusalık zamanında ortaya çıkan depresyonu önlemektedir. Sedef hastalığını önler. Meme ve kolon kanserinden korur. Bağışıklığı güçlendirip, bakteri ve virüslerin neden olduğu hastalıklara karşı direncimizi artırır. Fibromiyosit denilen hastalığı önler ve ağrılarını giderir. Optik sinir atrofisini, makula dejenerasyonunu önler. Kaynak : Canan Karatay “Karatay Diyeti’yle Yaşam Boyu Sağlık”
  13. Evde sıkılmadan ve çok rahat bir şekilde uygulayabileceğiniz sadece 17 dakikanızı alacak bir antrenman tavsiyesi. Evinizden hiç çıkmadan sadece 17 dakikanızı ayırarak egzersiz yapmaya hazır mısınız? Sağlığın her şeyinde başı olduğunu daha iyi anladığımız bu günlerde sürekli evde olduğumuz için hareket alanımız azalıyor ve bu durum bir süre sonra kilo artışına sebep olabiliyor. Bu sebeple hem sağlığımız açısından hem evde zaman öldürmemek ve spor alışkanlığı kazabilmek için bolca hareket şart. Sizler için evde sıkılmadan ve çok rahat bir şekilde uygulayabileceğiniz sadece 17 dakikanızı alacak bir antrenman tavsiyemiz var. Evinizden hiç çıkmadan sadece 17 dakikanızı ayırarak egzersiz yapmaya hazır mısınız? 17 dakikalık yağ yakıcı antrenmanı yaparken; mümkün olduğunca sürelere uyarak yapamaya çalışın. Başlangıçta zor gelse de zamanla alışacağınızı unutmayın. Kendi performansınıza göre dinlenme sürelerini bir miktar arttırabilirsiniz. Herhangi bir kalp, tansiyon, hipoglisemi vb. rahatsızlığınız var ise bu egzersizler sizler için uygun olmayabilir. Sağlıkla Kalın
  14. Bacaklarınızın daha sıkı ve daha diri olması için Ergin Kırbaç'ın YouTube kanalından size 6 muhteşem hareket. Sizler için evde sıkılmadan ve çok rahat bir şekilde uygulayabileceğiniz, bacaklarınızın daha sıkı ve daha diri olmasını sağlayacak 6 muhteşem hareket
  15. Hep sırt ağrısı olan kişilerin yapması gereken mükemmel egzersizleri. Sürekli sırt ağrıları çekiyor ve bir türlü geçmiyorsa bu egzersizler tam size göre. Evde çok kolay bir şekilde uygulayabileceğiniz bu egzersizler sırt ağrılarınıza çok iyi gelecek
  16. Dümdüz bir karına sahip olmak için her gün 4 dakikanızı ayırmanız yeterli. Evde yapabileceğiniz 4 efsane karın kası hareketi. Dümdüz bir karına sahip olmak için her gün 4 dakikanızı ayırmanız yeterli. Kombinasyon Zamanı…“Yeni başlayanlar için”: Her hareketi 15 er tekrar yapıp yorulursanız hareketler arasında mola verebilirsiniz. Size tavsiyem: Boynunuzu sıkmaya ya karnı kullanmaya çalışın. “Orta seviyede hissedenler”: Her hareketi 20 şer kez yapın ve mola vermeyin, etkisini seveceksiniz. Size tavsiyem: 1. Ve 3. Mekiklerde enerjinizi içeride tutup, 2. Ve 4. Mekiklerde yüksek tempoda yapmaya çalısın. “Bu tam benlik”: Evett her hareketi 25 ser yapıp bir seferde 100 mekik deneyin. Kısa bir mola verin 30 saniye sonra tekrar yapın, etkisine bayılacaksınız. Size tavsiyem: her bir mekik hareketini tam, yüksek açıda ve yüksek tempoda yapmayı deneyin ama nefes kontrolü ile nabzınızı arttırmamaya çalışarak ! 1. Hareketimiz karın bölgenizin üst kısmını daha çok çalıştırıyor. Bu yüzden mekiğimizin yönünü yukarıya doğru ve kısa pressler halinde yapıyoruz. 5 tekrar la ilk önce ısıtın 😉 2. Hareketimiz biraz daha göbek deliğimize doğru hissettirecek kendini. Mekik hareketinin yönünü karşıya doğru alırken bacaklarımızın da yardım ile daha çok kalkmaya gayret ediyoruz. 5 tekrar burayı yaksın 3. Hareketimiz ise tam nokta atışı; ortadayız! kollarınızın da kullanarak daha da içeri çekin. Yine 5 tekrarla devam edin! 4. Hareketimiz ise karnınızın alt kısmına yöneliyor. Bunu da her defasında büyütmeye özen gösterin ve geleneği bozmadan 5 tekrar ile devam edin
  17. Zumba, kısaca fitness hareketlerinin dans ile harmanlanmasıyla ortaya çıkan bir egzersiz türüdür. Zumba ile zayıflanır mı? Zumba ile zayıflamak mümkün. Bol hareketli bir zumba dersi ortalama 600 ile 1000 arasında kalori yakmanızı sağlıyor. Zumba yaparken farkında olmadan bütün vücudunuz çalışıyor ve böylece sıkılaşıyor. Zumbanın zayıflatmanın yanı sıra başka faydaları da bulunuyor. Canlı hareketleri ile morali yükselten endorfinleri salgılayamaya yardımcı olan zumba, psikolojik olarak da iyi hissettiriyor. Zumba dersi boyunca yaptığınız hareketler koordinasyonunuzu geliştiriyor, duruşunuzu düzeltiyor ve kendinizi iyi hissetmenizi sağlıyor. Öte yandan zumbayı her yaştan insan rahatlıkla yapabiliyor
  18. Alt karnı çalıştıracağımız, cayır cayır yakacak 8 tane harika hareket kombinasyonu... ‘Şu göbek bir gitse her şey çok daha güzel duracak üstümüzde’. Sizde böyle cümleler kuranlardan iseniz sizler için Reyhan Aksoy’dan egzersiz tavsiyeleri. Hem sağlık açısından hem de görünüş açısından egzersiz yapmak önemli. Bu yüzden düzenli olarak egzersiz yapmak hem vücudunuz dinç tutar hem de istediğiniz görünüşe sahip olabilirsiniz
  19. Egzersiz, fitness, koşu, yüzme, bisiklet sürme, ağırlık kaldırma, pilates ve benzeri her türlü spor bizi daha sağlıklı yapar. Fakat özellikle kış aylarında hareket etme isteğimiz azalabilir. Bu yüzden Spora “Devam Etmek” İçin Yapmanız Gereken 7 Şey! Soğuk günlerde yataktan kalkmak, uyanmak ve güzel bir sabah sporu yapmak zor gelebilir. Üşeniriz. İşte bu zamanlarda yani egzersize ve her türlü harekete karşı isteksiz olduğumuz anlarda motivasyona ihtiyaç duyarız. Yaz sezonu kapıda. Şimdi bu motivasyonu nasıl sağlayabileceğin konusunda size yardımcı olacak bazı yöntemlerden söz edeceğiz. Şimdiye kadar hiç spora başlayıp da sonra bıraktınız mı? Eğer cevabınız evetse, yalnız değilsiniz! Çoğu insan spora başlar fakat sıkıldıkları zaman veya sonuçlar çok yavaş etki göstermeye başladığında spor yapmaktan vazgeçer. Buradan hareketle spora devam etmek için yapabileceklerinizi sizler için derledik. 1. Basit amaçlar için başlayın ve ardından daha kapsamlı amaçlara doğru gidin. Koyduğunuz hedeflerin gerçeğe uygun ve ulaşılabilir olmasına özen gösterin. 2. Zevk alabileceğiniz sporları ve aktiviteleri bulun, rutin aktiviteler yerine dönem dönem farklı spor aktiviteleri yapın. 3. Egzersiz için zaman bulmakta zorlanıyorsanız, bahanelerinizin ardına gizlenmeyin. Spor aktivitelerinizi, diğer yaşam aktivitelerinizde olduğu gibi planlayın. 4. Kilo vermek mi, enerjinizi arttırmak mı, daha iyi uyumak mı istiyorsunuz? Yazın! Kâğıt üzerinde düzenli egzersizlerin yararlarını görmek, motivasyonunuzu sürdürmekte yardımcı olur. 5. Arkadaşlarınızı veya iş arkadaşlarınızı size katılmaları için davet edin. Sevdikleriniz veya eşiniz ile birlikte çalışın. Çocuklarınızla futbol oynayın. Unutmayın: Spor da paylaşınca güzel! 6. Her egzersiz döneminden sonra, egzersizin size vermiş olduğu olumlu duyguları birkaç dakika düşünün. Böylesi içsel ödüllendirmeler spora devam etmeniz için motivasyon kaynağınız olur. 7. Spor yapmak için çok yoğunsanız veya spor yapmak için kendinizi iyi hissetmiyorsanız, birkaç gün ara verin. Bir araya ihtiyacınız varsa kendinize biraz zaman tanımanız sorun yaratmayacaktır. Kaynak: formdakal.com
  20. Leslie Sansone ile gerçekten incelmeye var mısınız? Son dönemlerin en çok tercih edilen spor programı Leslie ile 30 dakika da iki katı kalori yakmaya hazır mısınız? Leslie Sansone ile Walk at Home Evde kaldığımız şu günler yeni şeyler öğrenme, yeni şeyler keşfetme ve isteyip de yapamadıklarımızı yapmak için bir fırsat olabilir. Her günümüzün aynı geçmemesine dikkat ederek yaşamak da en çok dikkat edilmesi gerekenlerdendir. Peki sürekli evde kaldığımız bu günlerde neler yapmalıyız? Sağlığın her şeyinde başı olduğunu daha iyi anladığımız bu günlerde sürekli evde olduğumuz için hareket alanımız azalıyor ve bu durum bir süre sonra kilo artışına sebep olabiliyor. Bu sebeple hem sağlığımız açısından hem evde zaman öldürmemek ve spor alışkanlığı kazabilmek için bolca hareket şart. Sizler için evde sıkılmadan ve çok rahat bir şekilde uygulayabileceğiniz bir spor tavsiyemiz var; Leslie Sansone… Evinizden hiç çıkmadan sadece 30 dakikanızı ayırarak egzersiz yapmaya hazır mısınız? Sadece yarım saat spor yaparak iki katı kalori yakacak ve gün içinde kendinizi çok hafif hissedeceksiniz. Eğer hazırsanız hadi spora
  21. Leslie Sansone ile hızlandırılmış 10 dakikalık yürüyüş ile kalp pompalama ve kalori yakmaya hazır mısınız? Son dönemlerin en çok tercih edilen spor programı Leslie ile 10 dakika da iki katı kalori yakıp CARDIO BLAST hazır mısınız? Evinizden hiç çıkmadan sadece 10 dakikanızı ayırarak egzersiz yapmaya hazır mısınız? Sadece 10 dakika spor yaparak iki katı kalori yakacak ve gün içinde kendinizi çok hafif hissedeceksiniz. Eğer hazırsanız Leslie Sansone ile hadi spora
  22. Yaz sezonunun istenmeyen misafiri selülitler için disiplinli bir beslenme alışkanlığının yanında sıkı bir fitness rutinine de sahip olmanız gerekiyor. Portakal kabuğu görünümünden kurtulup pürüzsüz bir vücuda sahip olmanız için uygulayabileceğiniz 5 hareketi araştırdık. 1- Merdiven Çıkma İşte size selülitlere karşı uygulayabileceğiniz oldukça pratik bir egzersiz. Merdiven çıkma selülitlerin en kolay görüldüğü bölgeleri fazlasıyla çalıştırıyor ve hızlı, etkili bir şekilde bir kalori yakmanızı sağlıyor. 2- Lunge Yana, öne veya arkaya: Şekilli bacaklar için favorilerden olan her çeşit lunge hareketiyle üst bacak kaslarınızı 360 derece çalıştırarak selülit görünümünü azaltabilirsiniz. 3- Squat Son dönemin gözde spor hareketlerinden squad, selülitler için de biçilmiş kaftan. Kalça ve bacak kasları için ugulayacağınız bu etkili hareket yüksek doz şekillendiriciliğiyle selülitlere meydan okuyor. 4- Hamstring Curl Evde veya salonda çok rahat uygulayabileceğiniz hareketlerden biri de hamstring curl. Direnç lastiği, dumble veya pilates topuyla uygulayabileceğiniz hamstring curl hareketleri arka bacak ve kalça kaslarını çalıştırarak portakal kabuğu dokusunun önüne geçiyor. 5- Kardiovasküler Egzersizler Selülitler aslında cilt altına düzensizce kümelenen yağ dokusundan kaynaklanıyor. Yani vücuttaki yağ oranını ne kadar azaltırsanız o kadar şanslısınız. Bisiklet, koşu, boks gibi yüksek oranda kalori yaktıran egzersizlerle vücuttaki yağ depolarını boşaltabilir ve selülitleri görünmez kılabilirsiniz
  23. Kış mevsimi boyunca pandemi nedeniyle evde durmaktan herkes kendini yeme içmeye verdi. Eh haliyle fazlaca kilolar alındı. Kadınların en çok kilo aldığı bölgeler olan karın ve bel gölgesi normalden biraz daha genişledi ve yağlandı. Sizlerde hem bu yağlardan kurtulup hem de bel inceltmek ister misiniz? İşte sizler için hazırladığımız belinizi inceltecek olan spor hareketleri. Mekik Mekik hareketini bilmeyen yoktur. Sadece bel inceltmek için değil karın kaslarını güçlendirmek ve göbeği eritmek için de yapılabilecek bir harekettir. Matınızın üzerine sırtınız düz olacak şekilde yerleşin. Ellerinizi birleştirerek başınızın arkasına bir yastık gibi koyun. Ardından kendinizi ellerinizden destek alarak kaldırın. Bisiklet Sürme Bisiklet sürme işlemi için düz bir zemine sırt üstü yatın. Ellerinizi yan taraflarınıza koyun. Ayaklarınızı havaya kaldırın. Sanki bisiklete binmişsiniz ve pedal çeviriyormuşsunuz gibi ayaklarınızı çalıştırın. Yüz üstü Plank Yüz üstü plank için zemine yüz üstü uzanın. Ardından şınav çekecek gibi kendinizi kaldırın. Ayak parmak uçlarınız ve omuz hizasında dirsekleriniz üzerinde hafifçe kalkın. Derin bir nefes alarak o pozisyonda 30 saniye kadar bekleyerek uygulamanız gerekir. Ardından sırasıyla dizler, ayak parmak uçlarını ve en son gövdeyi yavaşça yere koyarak bedeni biraz dinlendir. Ardından hareketi tekrarla. Topuklara Değme Sırt üstü yere uzanıp dizlerinizi kırarak ayak tabanlarınızı yere basın. Ardından belinizin yere tamamen değdiğine emin olarak ellerinizle ayak tabanlarınıza doğru uzanmaya çalışın. Sağ ve sola olmak üzere ellerinizi topuklarınıza değdirerek hareketleri tamamlayın. Bicycle Crunch Sert bir zemine uzanarak ellerinizi kafanızın yan taraflarına koyun. Ardından bacaklarınız tek tek göğsünüze doğru çekin. Eğer sol bacağınızı göğsünüze doğru çekiyorsanız sağ dirseğinizle birleştirin. 10 tekrar yaparak bu hareketi bitirebilirsiniz. Alternatif Dizden Göğüse Hareketi Bu hareket için sırt üstü yere uzanıp hafifçe boynunuzu kaldırın. Bir dizinizi büküp göğsünüze doğru çekin. Diğer bacağınızı ileriye doğru uzatın. Bu hareketi bacaklarınızı değiştirerek tekrarlayın
  24. HACCP sistemi son üründe oluşabilecek tehlikeleri ve bu tehlikelerin önlemlerini önceden belirleyerek uygulamalarını gerçekleştiren, böylece ürünün kalitesini ve güvenliğini garanti altına alan gıda güvenliği konusunda geliştirilmiş en etkin risk yönetim sistemidir. HACCP sistemi kritik kontrol noktalarında uyulması gereken kritik limitler belirleyerek olası risklerin azaltılmasını ve tehlikenin engellenmesini sağlar. Böylece HACCP sisteminin kurulmadığı işletmelerde ancak son ürün kontrollerinde belirlenebilen çoğu istenmeyen durum bu sistem ile tehlikenin hangi süreçte oluşabileceğini önceden belirleyerek gerekli önleyici/düzeltici faaliyetlerin uygulanmasına ve ürünün tüketiciye güvenli olarak ulaştırılmasına olanak sağlamaktadır. HACCP planının oluşturulabilmesi için gıda güvenliğine etki eden unsurların kontrol edilmesini sağlayan bazı önkoşul programlarının gerçekleştirilmesi gereklidir. Bu uygulamalar İyi Tarım Uygulamaları (GAP), İyi Hijyen Uygulamaları (GHP) Sanitasyon Standart İşleme Prosedürleri (SSOP) ve İyi İmalat Uygulamaları(GMP) temel uygulamalarını oluşturmaktadır. HACCP (Hazard Analyses Critical Control Points, Kritik Kontrol Noktalarının Tehlike Analizleri) kavramı, ilk defa ABD’ de, 1959 yılında ortaya atılmıştır. NASA ve Amerikan Hava Kuvvetleri Uzay Laboratuvarı uzay programındaki astronotların uzay koşullarında güvenilir gıdaya ulaşabilmeleri için güvenli gıda üretimini hedefleyen bir projede hazırlayarak bugünkü HACCP sisteminin temelini atmışlardır. HACCP sistemi ile güvenilir gıdaya ulaşma adımları sonraki yıllarda daha da geliştirilerek ilk kez 1971’de bir Gıda Kongresinde ilgili bilim ve sanayi çevrelerine duyurulmuştur. 1963 yılında Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Codex Alimentarius’da HACCP prensiplerini yayımlamış, 1974 yılında ABD’de FDA (Gıda ve İlaç Dairesi) sistemin düşük asitli konserve gıda ürünlerinde uygulanmasını zorunlu kılmıştır. Ülkemizde 16 kasım 1997 tarihinde Türk Gıda Kodeksi ile gıda sanayinde HACCP uygulamaları zorunlu hale getirilmiştir. 09 Haziran 1998 tarihli resmi gazetede yayınlanan “Gıdaların Üretimi ve Denetlenmesine Dair Yönetmelik” te HACCP sisteminin uygulama gerekliliği belirtilmiş olup 15 Kasım 2002 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere; başta et, süt ve su ürünleri işletmeleri olmak üzere, diğer gıda işletmelerinde de kademeli olarak HACCP sisteminin kurulması zorunlu hale getirilmiştir. HACCP SİSTEMİNDE 7 ADIM: Tehlikelerin analizi ve tedbirlerin saptanmasına yönelik akım şemalarının oluşturulması, Karar Ağacı oluşturularak Kritik Kontrol Noktalarının belirlenmesi, Her bir Kritik kontrol noktasındaki alt kritik tehlikelerin belirlenmesi Kritik kontrol noktalarını kontrol altında tutacak uygun izleme yöntemlerinin oluşturulması Kritik Kontrol Noktalarında tespit edilen istenmeyen durumlar ve sapmalara karşı uygulanacak “Düzeltici Faaliyetlerin” belirlenmesi HACCP çalışmalarının etkinliğini kanıtlayacak ilave işlemler oluşturulması Bu prensip ve uygulamalara yönelik Dokümantasyon Yapısının oluşturulması
  25. Hem sağlıklı hem lezzetli hem de doyurucu bir yemeğe hazır mısınız? Tam bir antibiyotik kaynağı olan soğanı dolma yapıp sofralarımıza alıyoruz. Enfes bir lezzet olan soğan dolması aynı zamanda çok iyi bir şifa kaynağıdır. Sofralarınızdan eksik etmeyeceğiniz tüm ailenin afiyetle yiyeceği Soğan Dolması Tarifi sizlerle. Malzemeler; 8 tane orta boy soğan 200 gr orta yağlı kıyma 1 yemek kaşığı domates salçası 1 yemek kaşığı biber salçası 2 su bardağı pirinç (ya da bulgur) Bir su bardağı zeytinyağı 1 adet domates 2 kuru soğan Bir küçük kase doğranmış maydanoz 3 diş sarımsak 1 tatlı kaşığı kuru nane, pul biber Bir çay kaşığı karabiber Tuz Sosu İçin; 1 yemek kaşığı domates salçası 1 yemek kaşığı tereyağı Tuz 1 tatlı kaşığı kuru nane Su Soğan Dolması Nasıl Yapılır? Öncelikle tamamen soyduğunuz soğanları yarısına kadar gelecek şekilde ortasına derin bir çizik atın. Ardından kaynayan tuzlu suya kestiğiniz soğanları atın ve soğanlar yumuşayana kadar haşlayın. Daha sonra haşlanan soğanları süzüp kenara alın. Bu sırada siz de iç harcını hazırlamaya başlayın. İç harcı için derin bir kabın içerisine 2 kuru soğanı küçük küçük (yemeklik) doğrayın. Ardından soğanların üzerine tüm malzemeleri alın ve güzelce yoğurun. İç harcınızı iyice yoğurduktan sonra soğuttuğunuz soğanların katlarını ayırın. Daha sonra her soğan katının orta kısımlarına biraz iç harcından koyup sarın ve kapatın, Sardığınız soğanları tencereye dizin. Ardından yemeğinizin sosunu hazırlayın ve tencereye dizdiğiniz soğanların üzerine dökün. Son olarak tencerenin üstüne bir tabak yerleştirin ve kısık ateşte suyunu çekene kadar pişirin. Afiyet Olsun
×
×
  • Create New...

Önemli bilgi

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için Gizlilik poliçesini inceleyebilirsiniz.