Jump to content

Feneroin

Yönetici
  • İçerik sayısı

    1024
  • Kayıt tarihi

  • Son ziyareti

  • Kazandığı günler

    10

Everything posted by Feneroin

  1. ‘ŞU ANA KADAR 170’E YAKIN ARACIMIZI TESLİM ETTİK’ Karakaş, T10X’lerin teslimat sürecine de değindi. Sürecin daha önce planlanan şekilde devam ettiğine dikkati çeken Karakaş, “Burada bizlerin de beklediğinin oldukça üzerinde bir ilgiyle karşılaştık. Nihayetinde 175 bin 500 başvuru oldu ön siparişlerimize ve bizim sürecimizde değişen bir nokta var o da biz önce Cumhuriyetimizin 100. yılına özel araçlarımızı hazırlamıştık. Depremin ikinci günü özel serinin uygulamasını durdurduk. Dolayısıyla sürecin içerisinde üretim planlaması açısından bir değişiklik oldu ama bu süreci aksatacak anlamda değil. Şu ana kadar 170’e yakın aracımızı teslim ettik ve bu teslimatları yaparken de şunu da düşünmemiz lazım; bize ilk siparişleri vermiş Devlet Malzeme Ofisi var, dolayısıyla o siparişler çerçevesinde teslimatları yapıldı ve daha sonra deneyim merkezleri oluşturduk ve sizlere, kullanıcılarımıza göstermek üzere onların kullanımı için araçlarımızı hazırladık. Artı kendi içimizde profesyonel bir test kullanıcılarımız var, onlara da araç veriyoruz.” diye konuştu. Gösterilen ilgiye kayıtsız kalmamak adına 2023 yılı için planlanan toplam üretimi 20 bin adetten 28 bine çıkardıklarını anımsatan Karakaş, “Ama diğer taraftan sistemin fiziksel, mekanik sınırlarını da zorlamamamız gerekiyor. Kaliteden ödün vermememiz gerekiyor. Dolayısıyla teslimat programımızı yıl sonuna kadar tamamlayacağız. Mayıs ayı da belli temmuz ayı da haziran ayı da belli. Her şey planlarımız doğrultusunda devam ediyor.” dedi. ‘SERVİS SAYISINI YIL SONUNDA 30’UN ÜZERİNE ÇIKARMAYI PLANLIYORUZ’ Gürcan Karakaş, Togg’un boyahane birimine ilişkin de açıklamalarda bulundu. Gövde biriminden çıkan araçların otomatik olarak boyahaneye transfer edildiğin ve burada boyanma işleminin yapıldığını anlatan Karakaş, buranın Togg için en değerli birimlerden biri ve Avrupa’daki en temiz boyahane olduğunu dile getirdi. Togg’un 27 servis noktası ve 8 de mobil servis aracıyla hizmet verdiğini ve servis sayısını yıl sonunda 30’un üzerine çıkarmayı planladıklarını belirten Karakaş, “Belki yeri geldiği için vurgulamakta fayda var, içten yanmalı otomobillerle kıyaslanacak bir servis ihtiyacı da yok. Yani şöyle ki elektrikli araçlarda ve özellikle bağlantılı araçlarda uzaktan bağlantı imkanıyla, yazılımların güncellenmesiyle hataları tespit edip o süreçleri de hızlandırabiliyorsunuz.” diye konuştu. ‘SIRADA SEDAN VE CROSS COUPE VAR’ C-SUV olan T10X modelinin ardından 2024 yılının sonunda sedan gövde tipinin de pazara sunulacağını aktaran Karakaş, bundan 6 ay sonra da Cross Coupe modelinin devreye alınacağını bildirdi. Şu ana kadar yapılan teslimatlarla ilgili müşterilerden gelen geri bildirimlerin oldukça olumlu olduğunu dile getiren Karakaş, en fazla Gemlik renginin tercih edildiğini ve kendisinin de kişisel tercihinin Gemlik rengi olduğunu söyledi.
  2. Togg Üst Yöneticisi (CEO) Mehmet Gürcan Karakaş, “Şu ana kadar 170’e yakın aracımızı teslim ettik ve bu teslimatları yaparken şunu da düşünmemiz lazım; bize ilk siparişleri vermiş Devlet Malzeme Ofisi var, dolayısıyla o siparişler çerçevesinde teslimatları yapıldı ve daha sonra deneyim merkezleri oluşturduk ve sizlere, kullanıcılarımıza göstermek üzere onların kullanımı için araçlarımızı hazırladık.” dedi. Togg tarafından, Gemlik Teknoloji Kampüsü’nde bir basın buluşması gerçekleştirildi. Karakaş ve Togg ekibinin katılımıyla gerçekleştirilen buluşmada, Togg’un üretim tesisleri de basın mensuplarına gezdirildi. Ayrıca Togg T10X’lerle ilk kez uzun mesafeli test sürüşü imkanı sağlandı. ‘GÜNLÜK 80 ARAÇ ÇIKARABİLECEK TEKNİK OLGUNLUĞA GELDİK’ Karakaş, basın buluşması kapsamında AA muhabirine açıklamalarda bulundu. İlk olarak tesisteki gövde bölümünde bilgilendirme yapan Karakaş, “Şu an bulunduğumuz birim, bizim gövde birimimiz. Üretim açısından baktığınızda gövde birimimiz var. Buradan çıkan araçların girdiği boyahane birimimiz var. Oradan da çıkıp montaj birimine gönderiyoruz araçları. Şu an içinde bulunduğumuz gövde birimimiz, 50 bin metrekare alan üzerine kurulmuş olan, içerisinde 209 robotun kullanıldığı ve robot kullanım oranının yüzde 90 seviyesinde olduğu bir birim. Biz burada aracın özellikle şasi ve metal aksamlarını birleştiriyoruz, kaynaklarını yapıyoruz ve ondan sonra bunların birbirleriyle ayarlarını tamamlıyoruz. Bu ayarlar tamamlandıktan sona otomatik olarak boyahaneye yönlendiriliyor.” ifadelerini kullandı. Tesiste her 3 dakikada bir araç çıkacak şekilde plan yaptıklarını belirten Karakaş, “Biz burayı üç dakikada bir araç çıkarmak üzere kurguladık. Bu soruyu bugün sorduğunuzda farklı bir cevap alırsınız, evvelsi gün farklı ve yarından sonra da farklı olurdu. Şu an itibarıyla günlük 80 araç çıkarabilecek teknik olgunluğa geldik. Olgunluk seviyesi zaman içerisinde gelişecek. Bu sadece bize özgü bir durum değil, çünkü yeni bir model çıktığında ya da yeni üreticinin üretimi de zamanla gelişen bir nokta. Bu seksen adeti, biz her faaliyetimizi neredeyse iki kez kontrol ederek, kalite kontrol süreçlerini birden fazla veya yavaşlatarak yapıyoruz. Kaliteden ödün vermek istemiyoruz. İkinci olarak, ekibi de hızla büyütüyoruz. Aramıza katılan arkadaşlarımız da yaparak öğrenmeleri gereken bir süreç içinde. Dolayısıyla şu an 40 araç çıkıyorsa örneğin, 2 hafta sonra bu 80’e çıkar ve sonraki dönemlerde de bu bahsettiğimiz 3 dakikada bir çıkacak seviyeye gelecektir.” dedi.
  3. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tvnet ve Yeni Şafak ortak canlı yayında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yeni Şafak'ın CHP'nin 40 milyon sosyal medya kullanıcısına aynı anda ulaşmasını sağlayan devasa trol ağını ortaya çıkan haberinden övgüyle bahseden Erdoğan, "Bu düzenbazlığı ortaya döktüğü için Yeni Şafak'ı tebrik ediyorum" dedi. "Bunların ağababaları da seçimleri etkilemek için hep böyle sahte algı operasyonları yaptılar" diyen Erdoğan, "Anlamadıkları şu, seçim sosyal medyada trol ordularıyla değil sandıkta milletle kazanılır." diye konuştu. Yeni Şafak 5 Mayıs 2023 tarihli manşetinde, HDP’nin de desteklediği Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun arkasında, 40 milyon sosyal medya kullanıcısına aynı anda ulaşabilen devasa bir trol ağı olduğunu ortaya çıkardı. Sandık güvenliğine gölge düşürmek ve toplumda güven sorunu oluşturmak için yüksek takipçili 121 hesabın sürekli sahte içerik ürettiği ortaya çıktı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tvnet ve Yeni Şafak canlı yayında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yeni Şafak'ın 'CHP-trol ağı' ağı haberine övgü: Bu düzenbazlığı ortaya döktüğünüz için tebrik ediyorum Yeni Şafak'ın gündem belirleyen haberinden övgüyle bahseden Erdoğan, "Bu düzenbazlığı ortaya döktüğü için Yeni Şafak'ı tebrik ediyorum" dedi. "Bunların ağababaları da seçimleri etkilemek için hep böyle sahte algı operasyonları yaptılar" diyen Erdoğan, "Anlamadıkları şu, seçim sosyal medyada trol ordularıyla değil sandıkta milletle kazanılır." diye konuştu. Erdoğan açıklamasında şunları dile getirdi: "Anlamadıkları şu seçim sosyal medyada trol ordularıyla değil sandıkta milletle kazanılır. Sandıkta yenileceklerini anlayınca sosyal medya manipülasyonlarına sarıldılar. Gazetenizde okudum, sizi tebrik ediyorum. Sandık güvenliğine gölge düşürmek için yalan makinesi gibi üretim yapıyorlar. 40 milyon kişiye ulaşan bir şebeke kurmuşlar. 40 milyon kişiye nasıl ulaşıyorsun bu da yalan. O zaman anne kucağındaki çocuklar da bunun içindedir. Ortada milyonlarca insan var gibi gözüküyor ama birkaç kişi kullanıyor. Bu hesaplardan yalanı yapıyorlar. Biri kadın görünüyor bakıyorsun erkek çıkıyor. Tam bir şebeke. Bu trol ordusu Bay bay Kemal'e çalışıyor bayağı da para veriyorlar, bunlarla milletin aklını karıştırmaya çalıştırıyorlar. "Bunlar modern hırsız" Deprem ve yangınlarla da fitne fesatları ortaya koydular. Depremde insanları kandırıp telaşa soktular. Burada da sosyal medyada gerçek insanların hesaplarını çalıyorlar. Bunlar modern hırsız. Kendi propagandalarıyla paylaşım yapıyorlar. O kullanıcıların bundan haberi olmuyor. Şeytanın bile aklına gelmeyecek. Bay bay Kemal bırak bu işleri mücadeleni delikanlıca yap. Ağababaları seçimleri etkilemek için hep böyle sahte algı operasyonları yaptılar. Suçüstü yakalanınca da bize kara çalıyor. Bize çalışma arkadaşlarıma tehditler savunuyorlar. Kişi kendinden bilir işi. Bunlar kendi kirlerini ortaya saçıyorlar. Siyaset gibi sosyal medyayı da kirletiyorlar. Biz tıklanma sayısı için siyaset yapmıyoruz gönüllere girmek için yapıyoruz. Biz büyük ve güçlü bir ülke yönetiyoruz. Bot partisi değiliz. Yapacaklarımızı anlatan bir mecra olarak görüyoruz."
  4. Kovid bilgilendirmeden dezenformasyona Ağ-2:Takipçi sayısı 1 milyondan fazla 5 hesabın olduğu ağı Furkan Güngör isimli kullanıcı yönetiyor. @HaberReport isimli hesap merkezli ağda kullanılan hesapların isim ve kullanıcı adları sıklıkla değiştiriliyor. Bu sayede farklı çevrelerden takipçi kazanılıyor. @HaberReport isimli hesabın, Türkiye’de ilk Kovid-19 vakasının açıklanmasından bir gün sonra koronavirüs bilgilendirme olarak değiştirdiği ve manipülatif paylaşımlar yaydığı belirlendi. Depremin ilk günlerinde üretilen dezenformasyon içerikleri de bu ağ üzerinden dolaşıma sokuldu. Milliyetçi seçmeni manipüle ediyorlar Ağ-3:Takipçi sayısı 7 milyondan fazla 19 hesaptan oluşuyor. Ağın merkezinde @Tonyukuk isimli hesap var. Alican Bilgiç’in yönettiği ağ milliyetçi ve ulusalcı kitleye yönelik içerikler üretiyor. HDP’nin Kılıçdaroğlu’na destek vermesinden sonra İYİ Parti ve diğer milliyetçi seçmende oluşan rahatsızlığın önüne geçmek için üretilen içerikleri dolaşıma sokan ağ bunun yanında göçmen karşıtı ve ırkçı paylaşımların etkileşimlerini artırıyor. Alican Bilgiç’in yöneticisi olduğu ağa dahil olan diğer trol hesaplar ise Bilgiç’in kardeşi, kuzenleri, diğer yakın akrabaları ve arkadaşlarının adına açılmış. Çizgi film takipçilerine yasa dışı bahis reklamı Ağ-4:Takipçi sayısı 4 milyondan fazla 19 hesaptan oluşan ağı profilinde avukat olduğu yazan Çağdaş Çelik yönetiyor. Film replikleri, dizileri, çizgi film ve kültür paylaşımları yapan ağdaki hesaplar periyodik olarak yasa dışı bahis sitelerinin tanıtımını yapıyor. Hesaplar beş ayrı kişi tarafından yönetiliyor. Ağ hassas dönemlerde toplumun sinir uçlarına dokunacak manipülatif paylaşımlara etkileşim desteği veriyor. Paylaşımların altına çöküyorlar Ağ-5:Takipçi sayısı 8 milyonu aşan 21 hesaptan oluşan ağı medya şirketi sahibi U.Ş. kurdu. Trol ağındaki hesaplar 2022’nin eylül ve ekim aylarında İBB iştiraklerinde İstanbul Spor Etkinlikleri ve İşletmeciliği A.Ş çalışanı Uğur Arslan’ın olduğu bir grup tarafından devralındı. Yüksek takipçili hesapların ve özellikle de AK Partili bakan ile milletvekillerinin paylaşımlarının altına, “çökme” diye tabir edilen yöntemle, organize şekilde; borçlanma, geçim sıkıntısı ve yoksullaşmaya gibi konularda yorumlar yazan ve bu yönde üretilen içerikleri yayan ağın başka trol ağlarıyla da ilişkisi var. İkiyüzlü siyaset Ağ-6:Takipçi sayısı 8 milyonu aşan 18 hesaptan oluşan ağı Fatih Kurt ve Ayşe Aydoğdu yönetiyor. Çeşitli firmalara reklam işbirliği ve gelir paylaşımlı destekler veren ağ, takipçi sayısını artırma çalışmaları da yapıyor. Toplamda 23 hesaptan oluşan ağ içerisinde @siyasetefsane adlı kullanıcı hesap, siyaset tarihinden paylaşımlar yaparken; ülke gündemini meşgul eden hassas dönemlerde ise dezenformasyon aracına dönüşüyor. Bu hesaptan mülteci karşıtlığı ve kadına şiddete yönelik topluma korku yayacak manipülatif paylaşımlar yapılıyor.
  5. HDP’nin de desteklediği Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun arkasında, 40 milyon sosyal medya kullanıcısına aynı anda ulaşabilen devasa bir trol ağı olduğu tespit edildi. Sandık güvenliğine gölge düşürmek ve toplumda güven sorunu oluşturmak için yüksek takipçili 121 hesap sürekli sahte içerik üretiyor. CHP’nin beş ayaklı trol ordusunun deşifre olmasının ardından Twitter’da seçimlere gölge düşürmek için içerikler üreten yeni trol ağları belirlendi. Deşifre edilen 6 ayrı ağın toplamda eriştiği kullanıcı sayısı 40 milyonun üzerinde. Seçimlere günler kala sandık güvenliğine gölge düşürmek ve toplumda güven sorunu oluşturmak için üretilen sahte içerikler bu trol ağlarındaki yüksek takipçili 121 hesap üzerinden dolaşıma sokuluyor. MANİPÜLATİF İÇERİKLER ÜRETİLİYOR Belirlenen ağların bundan önce başta mülteci karşıtlığı olmak üzere, özellikle hassas dönemlerde birlikte hareket ederek manipülatif içerikler ürettiği tespit edildi. Pandemi dönemi, 2021’deki orman yangınlarında kullanılan #HelpTurkey etiketi ve 6 Şubat depremleri sürecinde de aktif rol alan bu ağlar üzerinden korku yayan ve halkı tedirgin edecek paylaşımlar yapıldığı tespit edildi. Ağlardaki hesaplar, birbirlerinin gönderilerini sürekli olarak yeniden paylaşım yaparak etkileşim ve takipçi kitlesi oluşturuyorlar. Çeşitli firma ve yatırım araçlarının reklamlarını yapan trol hesaplar ayrıca sıklıkla yasa dışı bahis siteleriyle de reklam iş birliği yapıyorlar. İSİM VE KONSEPTLER DEĞİŞİYOR Bu ağlardaki hesaplar, tek bir kitleyle sınırlı kalmamak ve paylaşımlarını tüm topluma yaymak amacıyla periyodik olarak kullanıcı isimlerini ve içerik konseptlerini değiştirme yöntemine başvuruyor. Ağlar bu sayede farklı demografik yapılara ulaşıyor. Seçim sürecinde muhalefet blokuna destek veren bu ağların yöneticileri arasında PKK propagandası yapmaktan yargılanan Übeyit Bartın, deprem sürecinde provokatif paylaşımlar yapan @HaberReport isimli hesabın sahibi Furkan Güngör, milliyetçi ve ulusalcı kitlelere hitap eden @Tonyukuk isimli hesabın yöneticisi Alican Bilgiç var., Tüm akrabalarını ağa katmış Ağ-1:Takipçi sayısı 10 milyonu aşan 47 hesaptan oluşan trol ağı farklı demografik yapılara ulaşacak şekilde kurgulandı. Bu ağ 2021’deki orman yangınlarında kullanılan #HelpTurkey etiketi ile 6 Şubat depremi sürecinde aktif rol aldı. Son dönemde ise seçim güvenliğine gölge düşürecek, halkı tedirgin edecek paylaşımları dolaşıma sokuluyor. Trol ağının ana hedefinde ise Kürt halkı ve HDP (Yeşil Sol Parti)’nin seçmen kitlesi var. Ağın yöneticisi olduğu belirlenen Übeyit Bartın’ın terör örgütü PKK’nın propagandasını yapma suçlarından davaları var. Yüksekova nüfusuna kayıtlı olan Bartın’ın ağdaki hesapları ailesi ile birlikte yönettiği ve Übeyit soyadlı çok sayıda akrabasına sahte hesaplar açtığı belirlendi.
  6. BİR SONRAKİ AŞAMA NE OLMALI? ‘tabii’ için mevcut durum değerlendirmesinin dışında dünyadaki benzerlerinin, yani rakiplerinin politikalarına ve projeksiyonlarına bakmak gerekir. Mesela Netflix başta olmak üzere dijital mecralar, “ABD’de üretip dünyaya satmak” seçeneğinin ötesine geçeli çok oldu. “Yerel yapımcı ve hikayelere konusuna ağırlık verildiği için pazardaki paylarını koruyor ve büyütüyorlar. tabii’nin bu konudaki planlaması çok önemli. Evet, ABD’den sonra dünyaya en fazla dizi ihraç eden ülkeyiz. Yani kendimize ait hikayelerimiz ilgi görüyor ve satıyoruz. Peki, böyle mi devam edecek? Belki 5 yıl sonrasının hedefi olmalı ama olmalı… tabii’nin masa kurduğu her ülkede yerel üreticilerle yol alınmalı. BÜTÇE VE TANITIM ÖNEMLİ TRT kamu yayıncısı. Fakat tabii’nin politikası bunun ötesine geçip ciddi kar etmek olmalı. Zaten büyük hedeflere ulaşmak sadece TRT’nin bütçesi ile olacak şey değil. Örnekler üzerinden gidelim… Netflix en baştaki göstergemiz. Dünya pazarını da domine ediyor. Neredeyse YouTube kadar izleyicisi var. 2022 verileri, dijital izlenme alanında (streaming) Youtube’un yüzde 8,7 ile lider olduğunu, Netflix’in ise yüzde 7,5 ile peşinden geldiğini gösteriyor. Elbette YouTube ayrı kategori olmalı. Ancak Netflix’in elde ettiği pazar payını göstermesi açısından önemli. Hulu, Prime Video, Disney Plus da Netflix’i takip ediyor. Netflix’in 2023 bütçesi ise 17 milyar dolar olarak açıklanmıştı. Türk lirası karşılığına girmek istemiyorum. 1997’de kurulan Netflix’in verilerine hemen ulaşmak söz konusu olamaz tabi. Ama TRT’nin potansiyelini düşününce aradaki makasın daralması ya da liderler arasına girmesinin doğru planlama ile mümkün olacağını görmek gerek. Doğru içerikler ve dünyada ses getirecek yapımlarla mümkün. Misal; Squide Game’in bütçesi 21,4 milyon dolar. Kazancı ise 900 milyon dolar. Bunu sağlayabilmek için ciddi bir altyapı ve pazarlama tekniğine de ihtiyaç var. Sadece içerik üretmek yetmeyecek. URDUCA, ARAPÇA, İSPANYOLCA VE İNGİLİZCE tabii’nin tek başına küresel marka olana kadar ortaklıklarla yol alması önemli. Amazon, Hulu gibi platformlarla kendi içeriklerini dünyaya ulaştırmak için çalışma yürütüldüğünü öğrendik. Urduca, Arapça, İspanyolca ve İngilizce yayın ile başlangıçtaki hedef kendini ortaya koyuyor. Dünyanın en çok konuşulan dillerinin olduğu ve Türk dizilerinin en çok rağbet gördüğü bölgeler (Arap coğrafyası ve Güney Amerika gibi) öncelenmiş. BEN OLSAM… Her bakımdan heyecan oluşturan ‘tabii’ için -ben olsam- yetenekli gençleri bulup üretim yaptıran bir birim kurardım. Sektördeki gençlere zaten şans tanınıyor. Öyle değil. Kimsenin tanımadığı, kendisinin bile kendisinin bunu yapacağına inanmadığı gençleri bulup kısa, çarpıcı, yenilikçi, sarsıcı, itici, vurucu şeyler yaptırırdım. Kamu yayıncısı olan TRT’nin kırmızı çizgilerine halel getirmeyecek bu tarz üretimler pekala mümkün. Anadolu’da yüzlerce genç bu fırsatı bekler…
  7. Türkiye’nin dijital platformu ‘tabii’ hayırlı olsun. Tanıtım toplantısından beri hakkında çok şey duydunuz, bilgileri aldınız. Biraz da yorum lazım. ‘tabii’ neden önemli ve neye karşılık gelmeli? Rakipleri ne yaptı, ‘tabii’ ne yapmalı? İsmi, logosu, başlangıçta ücretsiz olması, içerikleri… Söyleyecek çok şey var… Uzun zamandır hazırlığı yapılan ve heyecanla beklenen TRT’nin uluslararası dijital platformu ‘tabii’ yayın hayatına başlıyor. Başlangıçta ücretsiz olacak tabii’de 30 yeni içerik ve 158 bölüm içerik yer alacak. Fazlası için çalışmaların devam ettiğini biliyoruz. ‘tabii’ ile alakalı çokça haber çıktı, bilgiler malumunuzdur. Bu yazı bilgi vermek yerine değerlendirmek ve tekliflerde bulunmak için kaleme alındı. ÖNCE TEBRİK VE TEŞEKKÜR Elbette Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu bu çalışma için adım atan herkese teşekkür etmek lazım. Bu sayfada daha önce defalarca dile getirdiğimiz gibi yayıncılık alanında dijital mecrada yer almak hayati derecede önemli. Geç bile kalındı. Neyse ki daha fazla beklemek durumunda değiliz. *Logo ve renkler harika. Dikkat çekici, sade, etkileyici ve dijital mecraya uygun. *İsim ile alakalı olarak kafalar karışık. TRT markasının isimde kullanılmaması eleştiriliyor. Diğer taraftan, dijital mecraya isim olarak ‘tabii’ (doğal) denmiş olması ciddi bir ironi. Başarılı bir ironi. İsim akılda kalıcı. Zamanla alışılır. *Tanıtılan diziler heyecan uyandırıyor. Süper kahraman hikayesi de kara film de… Tarihi karakterler de tabii’de kurmaca hikayeler de… Komedi de var, dram da… *5 dilde (İngilizce, İspanyolca, Urduca, Arapça ve Türkçe) yayın yapacak olması çok önemli. *Uygulamanın teknik altyapısının tamamen yerli olması enfes. ÜRETİMLER DİJİTALE UYGUN MU? Uzun zamandır haberdar olduğumuz ve tanıtım toplantısında da açıklanan, fragmanları paylaşılan üretimlerin dijital mecraya ne kadar uygun olduğu sorusu da dilden dile dolaşıyor. Elbette tabii’nin kendisine çizdiği misyona ve hedeflere göre değişir. Zira Güney Asya, Arap ülkeleri ve Güney Amerika öncelenmiş. Son 10 yıldır dünyada zirveye oynayan dizi sektörümüzün en çok satış yaptığı bölgeler buralar. Haliyle içerikler de bu vizyonla tasarlanmış gibi. Mantıklı da… Fakat fragmanları izlerken kendime şu soruyu sordum: Bu iş TRT1’de yayınlanır mıydı? Cevabı ‘Hayır’ ya da ‘Zor’ olan sadece birkaç çalışma vardı (kötü olduğundan değil, aksine, tam olarak dijital mecra izleyicisine uygun olduğu için). Şanzelize Düğün Salonu, Derin Mor, Son Gün dijitale en uygun yapımlar gibi geldi. Mevlana, Dayton, Altay gibi yapımlar da hikayeleri ve teknikleri ile öne çıkıyor. Dizi üzerinden gidilmesi ve henüz film üretimine ağırlık verilmemesi de başlangıca dair bir durum olsa gerek. Zira halihazırda TRT’nin ortak yapımcısı olduğu ve desteklediği çok sayıda filmi burada izleyeceğimiz kesin.
  8. Yurtdışında 27 Nisan’da başlayan oy kullanma işlemlerine vatandaşlardan yoğun ilgi var. Almanya, Fransa ve İngiltere başta olmak üzere birçok bölgede Türk seçmenler, sandık kurulan merkezlerin önünde uzun kuyruklar oluşturdu... İlk 6 günde yurtdışında ve gümrük kapılarında 800 binin üzerinde oy kullanıldı. 2018’de ise ilk 5 günde 328 bin 575 kişi sandığa gitmişti. Yurtdışındaki Türk vatandaşları 14 Mayıs’taki seçimler için sandığa koştu. Yurtdışı ve gümrüklerde oy vermenin başladığı 27 Nisan’dan bu yana ilk 6 günde yurtdışı seçmen kütüğüne kayıtlı 3 milyon 416 bin 98 seçmenden 859 bin 514’ü sandığa gitti. Dün saat 22.30 itibarı ile yurtdışı temsilciliklerde 797 bin 473, gümrük kapılarında ise 62 bin 41 oy kullanıldı. YSK verilerine göre, 2018 seçimlerinde yurtdışı temsilciliklerde ilk 5 günde oy kullananların sayısı 328 bin 575’ti. Yani oy veren yurtdışı seçmen sayısı iki kattan fazla artmış oldu. 73 ÜLKEDE SANDIK İngiltere ve ABD’de Türk vatandaşları oy verme kuyrukları oluşturdu. Oy kullanmak için saatlerce bekleyenler oldu. Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) oy verme kuyruğu olan yerlerde ilave sandık koymak için çalışma yaptığı belirlendi. AK Parti YSK Temsilcisi Recep Özel, Hürriyet’e, “Yurtdışı seçmen kütüğüne kayıtlı seçmenlerin 6. günündeki oy kullanma oranı yüzde 20’yi geçti. İlk 6 günde (dün saat 16.00 itibarıyla) yurtdışı ve gümrükler dahil oy kullanma sayısı 791 bin 354 oldu. Gün sonunda 850-900 bine yaklaşır. Yurtdışında 3 milyon 416 bin 98 seçmenimiz var. Oy kullanmaları için 73 ülkede ve 156 yurtdışı temsilciliğinde sandık kurduk” dedi. CHP YSK Temsilcisi Mehmet Hadimi Yakupoğlu da, “Yurtdışı seçimler sorunsuz devam ediyor. Katılım da sevindirici” diye konuştu. 9 MAYIS’TA BİTİYOR Yurtdışında oy verme işlemleri 9 Mayıs, gümrük kapılarında ise 14 Mayıs saat 17.00’ye kadar devam edecek. Yurtdışında kayıtlı seçmen toplam 5 bin 40 sandıkta oy kullanacak. Oy verme işlemi için randevu alınmasına ise gerek yok. Cumhurbaşkanı seçiminin ikinci tura kalması halinde 28 Mayıs Pazar günü yapılacak ikinci tur için, belirtilen temsilciliklerde 20-24 Mayıs’ta oy kullanılabilecek. OYLAR 3 UÇAKLA TAŞINACAK Oy verme işleminin tamamlanmasının ardından Avrupa’da Türk vatandaşlarının yoğun yaşadığı ülkelerde kullanılan oyların Türkiye’ye getirilmesi için THY’den 3 uçak kiralanacak. Uçaklarda, oy torbalarını Yurtdışı İlçe Seçim Kurulu’na Ankara’da teslim etmekle görevli “Oy Torbaları Nakil Komisyonu”, bir diplomatik kurye ve YSK tarafından görevlendirilecek personel de bulunacak. Tüm aşamalara siyasi parti temsilcileri de gözlemci olarak katılabilecek. YURTDIŞI OYLAR ETKİLİ OLUYOR 2018 seçimlerinde Kahramanmaraş’ta, yurtdışında kullanılan oyların partilere dağıtılmasıyla, İYİ Parti’nin kazandığı milletvekilliği CHP’ye geçmişti. 661 bin 205 seçmenin oy kullandığı seçimde 8 milletvekilinden 6’sını AK Parti, birer de MHP ve İYİ Parti almıştı. Yurtdışı oyların dağılımının ardından CHP milletvekili adayı Ali Öztunç, İYİ Partili adayı geçerek TBMM’ye girmişti.
  9. Togg’dan Habertürk yönetimini aramışlar, bilgi vermişler. Markanın servis noktası olarak belirlenen Bosch servis istasyonlarında, otomobilin sadece elektrik-elektronik aksamına değil, mekanik aksamına da servis verilecekmiş. Kaporta ve boya işleri de yine aynı Bosch servis noktalarında yapılacakmış. 7 bölgede, 23 şehirde servislerle anlaşılmış. İstanbul’da 7, Ankara, İzmir, Bursa ve Antalya’da ise 2’şer adet servis noktası olacakmış. Hayırlısı. Bu arada ne zaman Togg ile ilgili bir şeyler yazsam, gerek mail, gerek sosyal medya yolu ile okurlar yorum yapıyor ve soru soruyorlar. En çok sorulan soru ve yapılan eleştiri ise “Sizce Togg yerli mi?” oluyor. Evet, Togg “yerli” bir marka. Yüzde 100 yerli. Bunu söylediğim zaman “İçindeki yerli parça oranı yüzde 51” diyorlar. Doğru içindeki yerlilik oranı yüzde 51. Yüzde 68 yerlilik oranına sahip Hyundai i20’nin altında. Yüzde 66 yerlilik oranına sahip Hyundai Bayon’un altında. Yüzde 64 yerlilik oranına sahip Fiat Egea’nın altında. Peki Hyundai ve Fiat yerli otomobil mi! Hayır değil. Biri Güney Kore, diğeri İtalyan markası. Togg’daki yerlilik oranı daha düşük ama Togg bir Türk markası. Keza Türkiye’de üretilen Ford kamyonların yüzde 90’a yakını Türkiye menşeli parçadan oluşuyor. Ford yerli otomobil diyebilir miyiz! Togg için de yerli otomobilden çok yerli marka demek daha doğru. Bu durum dünyadaki hemen tüm markalar için geçerli. Togg daha yerli olabilir miydi! Olabilirdi. Togg’un en hayati aksamları pil, motor ve elektronik aksam ve dijital ekranlar. Türkiye’deki elektrik motoru üreten çok başarılı firmalar var. Elektrikli otomobil üretme stratejik olarak belirlendiği zaman bu firmalara daha çok destek verilip, bu araçlarda kullanılacak yüksek verimliliğe sahip elektrikli motorlar üretmeleri için teşvik edilebilirlerdi. Önemli olan yerli bir marka olarak ayakta ve hayatta kalabilmektir.
  10. 17- Kaleler Strazburg’un tarihinde çok sayıda krallık, prenslik ve derebeylik hüküm sürdü. Onlardan kalan çok sayıda tarihi kale bugün müze olarak hizmet ediyor. Haut-Koenigsbourg Kalesi, Strazburg’un en çok ziyaret edilen kalesi. Ayrıca etrafındaki ormanda doğa yürüyüşü yapılabiliyor. Haut-Barr Kalesi ise 3 büyük kayanın üzerinde duruyor ve Şeytan’ın Köprüsü (pont du diable) ile birbirine bağlanıyor. Strazburg’a 1 saat mesafede ondan fazla kale var ve özel turlarla gezilebiliyor.
  11. 15- Strazburg köyleri Strazburg’un şehir merkezi son derece keyifli ve yapacak çok şey var. Ancak şehrin dışına çıktığınızda kırsal bölgelerdeki köyleri bazı özellikleriyle şehrin merkezinden bile güzel olabiliyor. Colmar köyü, “küçük Venedik” olarak adlandırılan eski bir yerleşim yeri. Eguishem köyü ise yarı ahşap evleri, çeşmeleri ve çiçekli balkonlarıyla son derece güzel. Riquewihr, Fransa’nın en güzel köyü olarak gösteriliyor. Köyler için düzenlenen turlar bulunuyor ve dilediğiniz rotayı seçebilirsiniz. 16- Avrupa Parkı Strazburg’un 60 km dışında bulunan Avrupa Parkı (Europa Park), tam bir eğlence merkezi. 85 hektar üzerine kurulu ve 100 farklı oyun alanından oluşuyor. Parkın tamamı, kıtanın farklı ülkelerinin özelliklerine göre dizayn edilmiş. Ayrıca bir de uçuş simülatörü bulunuyor.
  12. 13- Tekne turu Etrafı kanallarla çevrili ve nehir kenarına kurulmuş Strazburg’da tekne turuna çıkabilirsiniz. Hatta şehri gezmenin en kolay, en keyifli ve en hızlı yolu bu turlar olacaktır. Rohan Sarayı önünden kalkan tekneler üstü açık veya kapalı olabiliyor. Turlar tarihi ve şehir merkezi olmak üzere 2 alternatif sunuyor. 14- Bisiklet turu Strazburg’u keşfetmenin iki harika yolu var; yürüyerek ya da bisikletle. 500 km bisiklet yolu bulunan şehrin en popüler aracı bisiklet. Ayrıca turistler için hazırlanmış farklı güzergahlar var. Danışma ofisi, 10 km’lik keşif turu için size harita veriyor. Kendine güvenen bisikletçiler için Strasburg çevresinde 85 km’lik bir rotadan Ren Nehrine kadar uzanabilirsiniz.
  13. 11- Zooloji Müzesi Özellikle aile tatillerinde belki birden fazla kez gidilebilecek sıra dışı bir müze, Zooloji Müzesi. Strazburg’un kendisi değil de çok uzaklardan gelen bir yaşam etkisi sergileniyor. Koleksiyon Antarktika ve Arktik’den gelen dondurulmuş hayvanlar, böcekler ve kelebeklerden oluşuyor. 12- Orangerie Parkı Tüm şehirlerin merkezinde parklar vardır, Strazburg’daki Orangerie Parkı şehrin nefes alma noktası. İçinde paten pistinin de bulunduğu Orangerie, spor yapmak, yürüyüş, çimlerde uzanmak için harika bir alan. Ayrıca içinde irili ufaklıoyun bahçeleri ve küçük bir hayvanat bahçesi de bulunuyor. Nehirde kano kiralamak, etraftaki sokak satıcılarından dondurma almak ve günün tamamını yeşillik içinde geçirmek son derece dinlendirici.
  14. 8- Rohan Sarayı Rohan Kraliyet ailesinin prenslerinin evi olan Rohan Sarayı, bugün 3 farklı müzenin bulunduğu bir kültür merkezi. Arkeoloji müzesi, güzel sanatlar müzesi ve dekoratif sanatlar müzesi bu binada bulunuyor. Sarayın kendisi ise tam bir mimari sanat eseri. 9- Kapalı Köprü Küçük Fransa bölgesinde bulunan kapalı köprülerin aslında üstleri kapalı değil. Su yollarını güçlendirmek için sur olarak inşa edildiklerinden bu ismi almışlar. Köprüler orta çağdan kalma 3 kuleyi birbirine bağlıyor. 10- Strazburg Modern ve Çağdaş Sanat Müzesi Müze gezmeyi çok sevmeyenlerin bile mutlaka uğraması gereken yerlerden biri Modern ve Çağdaş Sanat Müzesi’dir. Vauban Dam’daki müzede Monet, Picasso ve Brauner’in eserleri bulunuyor. Kısa bir turun ardından çatıdan resmi andıran şehir manzarasını izlemek mümkün.
  15. 6- Kültürler buluşması Strazburg’un nüfusunun yaklaşık beşte birini öğrenciler ve göçmenler oluşturuyor. Fransa ile Almanya’yı birbirine bağlayan ve ikisinden de etkilenen şehir, tüm yaşayanlarından izler taşıyor. Sanat ve müzik merkezleri, müzeler, 1855’te kurulan filarmoni orkestrası, ulusal tiyatro ve bale salonları ile her türlü kültürel faaliyet hiç durmuyor. 7- Kleber Meydanı Noel’de şehrin en büyük ağacının süslendiği, spor ve sanat aktivitelerinin buluşma noktası ve Strazburg’un merkezi olan Kleber Meydanı oldukça eski. Meydana bakan pembe taş bina, Aubette 1770’ten kalma. O dönem askerlerin her gün şafakta buraya gelerek emir aldıkları söyleniyor.
  16. 4- Strazburg Notre Dame Katedrali Hem girişi hem dışı hem de içi sıra dışı bir mimariye sahip olan Strazburg Katedrali, Victor Hugo tarafından “devasa ve narin bir deha” olarak tanımlanmıştı. 19. yüzyıla kadar Hristiyan aleminin en büyük yapısı olan katedral, Roma bazilikasının üzerine inşa edildi. Katedralin gotik cephesinin merkezindeki pencerenin detayları adeta bir dantel işlemeyi andırıyor. Katedralin asıl muamması ise 1547’de inşa edilen bir astronomik saat. Her gün tam 12:30’da havarilerin oymalarının İsa’nın önünden geçtiği görüntüsü vitraylara yansıyor. 5- Zamanın durduğu yer Strazburg’un La Petite France (Küçük Fransa) bölgesi, Ill Nehri’nin batı yakasında kalıyor. Bölgeyi çevreleyen 4 kanal 16 ve 17. yüzyıllardan kalma. 14. yüzyıldan kuleler bulunuyor. Burası 16. yüzyılda askeri hastaneydi. Sokaklar ve evler kadar kafe ve restoranlar da geçmişin izlerini taşıyor.
  17. 2- UNESCO Dünya Mirası 1988’de UNESCO, Fransa'nın Strazbourg kentinin tarihi merkezinde yer alan, "Büyük Ada" anlamına gelen, etrafı kanallarla çevrili Grande Île'yi Dünya Mirası olarak ilan etti. Bu karar, bir anıt veya yapının değil tüm bir şehir merkezinin miras olarak kabul edilmesi anlamına geliyordu ve bu özelliği ile bir ilktir. 2017’de UNESCO kararını genişletti ve 1871’den 1914 arasında, Prusya’nın dağılmasına kadarki süreçte inşa edilen yeni şehri de miras olarak listeledi. 3- Tarte flambée, foie gras ve kougelhopf Strazburg’a özgü Alsas mutfağı, Alman yemek kültürünün Fransız sunumu ile birleştirilmesidir. Bu birleşim sayesinde çok sayıda özel ve ünlü yemek ortaya çıktı. Bunlardan biri 1780’den beri yapılan foie gras’tır. Daha ünlü olan tarte flambée ise pizzaya benzer. Bütün gün yenebilen bir atıştırmalık. Gözleme benzeri bir hamur üzerine çeşitli soslar ve krema, soğan, pastırma gibi malzemelerle hazırlanarak ekmek fırınında pişiriliyor. Tatlı için bir çeşit pudingli kek olarak tarif edebileceğimiz kougelhopf kekini deneyebilirsiniz.
  18. Fransa’nın doğusunda, Almanya sınırında yer alan Strazburg, ne Fransız ne de Alman. Yemekleri, dili ve kültürü ile ikisinin birleşimi ve gerçek bir Avrupa şehri. Fransa’nın kuzey doğusunda yer alan, Alsace bölgesinin başkenti olan Strazburg, 300 bine dayanan nüfusuyla Fransa’nın en nüfuslu 7. kenti olma özelliğini taşıyor. Ren nehrinin Almanya ile ayırdığı Strazburg bir sınır kenti olması sebebiyle tarihsel açıdan çok büyük öneme sahip. Fransız ve Alman kültürlerinin iç içe geçtiği şehir, tarih boyunca pek çok önemli olay ve devlete ev sahipliği yapmış. 1988 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirasları Listesi’ne alınmış şehirde farklı kültürlerin buluşmasına tanıklık edebilirsiniz. Para birimi: Avro (EUR) Ortalama kahve fiyatı: 3€ Ortalama yemek fiyatı: 9€ Sıcaklık: Mayıs 22 °C, Haziran 28 °C, Temmuz 36 °C, Ağustos 35 °C Tarih ve sanat kokan Strazburg'da yürüme mesafesinde karşınıza çıkacak kiliseler, katedraller, rengarenk Alsace evleri çok ilginizi çekecek. Strazburg, Avrupa’nın diğer şehirlerine hem benziyor hem de kendine özgü kalmayı başarıyor. Nasıl mı? İşte 17 maddede Strazburg’u keşif rehberi 1- Basit bir güzellik Strazburg, coğrafi konumu nedeniyle Avrupa’nın tüm uygarlıklarının, tarihinin ve gelişim aşamalarının merkezi oldu. Bir film setini andıran havasında Orta Çağ Avrupası, Rönesans, Romantizm ve modern sanat bir arada. Eski şehrin dar sokaklarındaki küçük evlerin balkon ve çatıları neredeyse olduğu gibi korunmuş. Kentin etrafını kaplayan su yolları, rengarenk çiçek bahçeleri ve balkonlardan köprülerden sarkan çiçekler sayesinde bir fotoğrafın içinde gezdiğinizi hissediyorsunuz.
  19. Geçen yıl Destiny yapımcısı Bungie ve Jade Raymond liderliğindeki Haven Interactive Studios'u satın alan Sony, son zamanlarda çok oyunculu oyunlara büyük yatırımlar yapıyor ve Şubat 2022'de, Mart 2026'ya kadar 10'dan fazla canlı hizmet oyunu yayınlayacaklarını açıklamışlardı. Henüz yeni oyunlar hakkında pek bir şey bilmiyoruz, ancak Sony'nin PlayStation Studios başkanı Hermen Hulst, bir PlayStation blog gönderisinde şunları belirtti: "Yeni ve yenilikçi yollar.” Bir basın açıklamasında, "Firewalk'ın onlar için hazırladığı şeyi gördüklerinde hayranların çok memnun olacaklarını düşünüyorum" diye ekledi. Firewalk Studios, Activision'da Destiny'nin Genel Müdürü ve Kıdemli Başkan Yardımcısı olan Tony Hsu ve daha önce Bungie'de kreatif direktör olan Ryan Ellis tarafından yönetiliyor.
  20. Sağlıklı kilo için egzersiz, doğru beslenme ve bitki çayları Birçok insan sakinleştirici etkileri ve lezzetli tadı için çay içmesine rağmen, her fincan da kilo kaybına yardımcı olabilir. Sağlıklı bir diyet ve düzenli egzersiz ile bir fincan çay, karın yağının birikmesini önlemeye yardımcı olabilir. Bu nedenle, yüksek kalorili içeceklerden ziyade kilo vermeye yardımcı olan çaylardan birisini tercih etmeyi düşünün. Bu, kilo vermenin yollarını arıyorsanız, yapabileceğiniz en akıllı şeylerden biri olacaktır.
  21. 7-Açlığınızı frenlemek için rooibos çayı Sadece kırmızı çalı bitkisinden üretilen ve Güney Afrika'dan gelen rooibos çayı tatlı ve hafif bir aromaya sahip. Kilo kaybı ile doğrudan ilişkilendirilen flavonoidler de dahil olmak üzere polifenoller açısından zengin. 2014 yılında yapılan bir araştırma, rooibos çayının leptin düzeylerini artırarak kilo kaybını iyileştirmeye yardımcı olabileceğini ortaya koyuyor. Leptin, beynimize tok olduğumuzu söyleyen hormondur, bu yüzden fazla yemek yememizi önler. Rooibos, aspalatin olarak bilinen kimyasal bir bileşik içermesi nedeniyle kilo kaybı için en iyi çaydır. Bu bileşik açlığı önlemeye yardımcı olur ve daha uzun süre tok kalmamızı sağlar. Araştırmalar, rooibos çayındaki aspalatin içeriğinin, vücudunuz tarafından salınan kortizol gibi stres hormonları üretimini azaltmaya yardımcı olduğunu gösteriyor. Kortizol, açlık arzusunu tetikleyebilir. Aynı zamanda vücutta özellikle aşırı yeme ve düşük irade gücüne yol açtığı için yağ depolamaya teşvik edebilir. Neyse ki, rooibos çayının stres azaltıcı etkileri, kilo alımını engellemeye yardımcı olabilr. Düzenli olarak içmek, stres seviyelerini hafifletir, rahatlatır ve daha az yemek yemeyi sağlayabilir. Rooibos kafein içermediğinden, günün herhangi bir saatinde içebilirsiniz. Kendinizi stresli hissettiğinizde çok iyi gelecektir. 8- Pu-Erh çayı ile kilonuzu azaltın Çin’den gelen Pu-Erh çayı geleneksel fermente tür. Kurutulduktan ve rulo haline getirildikten sonra çay yapraklarının oksitlenmesi ile yapılıyor. Yapılan bir incelemede, 59 aşırı kilolu ve obez hastanın her gün bu çayı içtiğinde kilo kaybettiklerini görüldü. Araştırmacılar, çayın günlük tüketiminin önemli kilo kaybına, vücut kitle endeksinin azalmasına ve gelişmiş bir lipit profiline neden olduğunu buldular. Sadece dört hafta sonra katılımcıların kollarında, bacaklarında ve karınlarında yağ kaybı ve ağırlıklarında azalma gözlendi Katılımcılar ayrıca iştahlarında azalma olduğunu söylediler. Çay ayrıca trigliseritlerde ve küçük yoğunluklu lipoproteinlerde bir azalma da dahil olmak üzere genel kolesterol düzeylerini iyileştirebiliyor.
  22. 5- Oolong çayı (siyah ejderha çayı) ile enerji seviyenizi destekleyin Enerji seviyemizin düşük olması, kilo vermeye yardımcı olacağını bile bile egzersiz yapmakta zorlanmamıza neden olabilir. Oolong çayı bunun için yardım edebilir. Siyah ejderha çayı olarak da bilinen bu çay, yeşil çayda bulunanlara benzer kateşinler içeriyor. Bu da onu kilo kaybı için en iyi çaylardan biri yapıyor. Bu kateşinler, vücuttaki yağları parçalama yeteneğini geliştirerek çalışır, enerji seviyenizi arttırır ve yağ kaybını hızlandırır. Çin Tıp Dergisi'nde yayınlanan bir çalışmada, 102 obez bireyde oolong çayının kilo kaybı etkileri incelendi. Katılımcıların yaklaşık %70'i en az iki kilo vermiş, %22'si 6 kilodan fazla kaybetmişti. Bu da araştırmacıların oolong çayının vücut yağ içeriğini ve ağırlığını azaltmanın etkili bir yolu olabileceği sonucuna varmasına neden oldu. Hatta uzun süreli oolong çayı tüketimi obeziteyi önlemeye yardımcı olduğu için öneriliyor. Hafif kafein içeriği egzersiz yapmak için ekstra bir destek sağlarken, oolong'daki kateşinler vücudumuzun enerji için yağ hücrelerini kullanmasına yardımcı olur. Yağ yakma etkisini arttırmak için yeşil çay ile birleştirmeyi de deneyebilirsiniz. 6- Beyaz çay ile yağ hücrelerini önleyebilirsiniz Diğer çayların aksine, beyaz çay paketlenmeden, hasattan sonra güneşte kurutulur. İlginç bir şekilde, diğer işlenmiş çaylardan daha yüksek oranda kateşinler ve polifenoller içerir. Bu bileşikler yeni yağ hücrelerinin gelişmesini önlemeye yardımcı olur. Beyaz çayın yağ hücreleri üzerindeki etkilerinin laboratuvar ortamındaki etkilerine ilişkin bir araştırmada, beyaz çayın bir tür kateşin olan yüksek miktarda EGCG içerdiği tespit edildi. Yağ hücrelerinin oluşmasını önlemeye yardımcı olan bu kateşin türü, kilo alımını azaltmaya yardımcı olabilir. EGCG, ayrıca daha yüksek enerji seviyeleri ile yağ metabolizmasını hızlandırarak daha hızlı sonuçlar sağlayabilir.
  23. 3- Kombu çayı ile bağırsaklarınızı iyileştirin Kombu çayı, simbiyotik bakteri ve maya kültürüyle (SCOBY olarak da bilinir) yapılan fermente bir çaydır. Sağlığa olan yararları uzun bir liste olabilir. B vitaminleri, detoks özelliği bulunan glukuronik asit ve antioksidan açısından zengin polifenolleri içerir. Ancak en önemlisi, kilo kaybı için en iyi çaylardan biri olan kombu çayı, probiyotik bakteri ve asetik asit içerir. Bu bileşiklerin kilo kaybına yardımcı olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Çalışmalar, probiyotiklerin sadece yiyeceklerden emdiğiniz kalori sayısını azaltmakla kalmayıp, iştah, yağ depolaması ve obezite ile ilgili olarak vücudunuzun ürettiği hormonları da etkileyebileceğini göstermiştir. Bağırsaklarınızdaki sağlıklı bakteri dengesini iyileştirerek, doğal kilo kontrolünüzü sağlayabilirsiniz. Asetik asitin aynı zamanda kilo vermeye yardımcı olduğu kanıtlanmıştır. Açlık isteklerini azaltmaya yardımcı olduğu ve vücudunuzun yağ hücreleri oluşturma yeteneğini engelleyerek toplam ağırlığı azalttığı tespit edilmiştir. Asetik asit ayrıca şişkinliği azaltmaya yardımcı olduğu için yemek yedikten sonra daha iyi görünmenizi ve hissetmenizi sağlar. Kombu çayını alırken sadece ekstra şeker içermediğinden emin olun. 4- Nane çayı ile yeme isteğinizi azaltın Tatlı, yağlı veya tuzlu yiyecekleri canımızın çekiyor olması genellikle sağlıklı beslenme diyetlerine bağlı kalmanın en zor kısmıdır. Neyse ki kilo kaybı için en iyi çay olarak nane çayı, bu isteklerle de savaşmanın etkili bir yolu. Nane çayının abur cubur yemeyi azaltma yeteneği tamamen kokusundan kaynaklanıyor. Nöroloji ve Ortopedi Tıp Dergisi'nde yayınlanan bir araştırma, nane esansiyel yağını iki saatte bir teneffüs eden kişilerin ayda ortalama beş kilo verdiğini gösteriyor. Aromaterapistler, naneyi, güçlü kokusunun beyninizdeki iştahınıza etki eden koku reaksiyonlarını tetiklemesi nedeni ile öneriyorlar. Kilo kaybı için en iyi çay olmanın yanı sıra, nane çayı kaygı ve stresi azaltmaya da yardımcı olur. Bu etkiler, yüksek kortizol seviyelerinin metabolizma üzerindeki olumsuz etkisini azaltır. Nane çayı yatıştırıcı özellikleri kilo vermeyi sürdürmeniz için harika olabilir! Sindirime yardımcı olmak ve yemek yeme isteğinizi önlemek için yemeklerden önce ve sonra gevşek yapraklı nane çayı için.
  24. Hangi bitki çayı kilo verme konusunda daha fazla yardımcımız olabilir? Kilo verme ve yağ yakmaya yardımcı 8 bitki çayı ve faydalarını araştırdık. Kilo vermek için gazlı ve şekerli içecekleri bırakıp sağlıklı alternatif çayları tercih edebilirsiniz. Yeşil çay sadece bir içecek değil, sağlık açısından sayısız faydası olan bir çay. Daha rahat bir uyku için de karın bölgesi yağlanmasından kurtulmak için de yeşil çayı tercih edebilirsiniz. 1- Daha hızlı bir metabolizma için yeşil çay Sağlığa olan faydaları nedeniyle kilo vermek için en iyi çaylardan biri yeşil çaydır. Bu çay genellikle reçetesiz kilo verme ürünlerinde bir bileşen olarak kullanılır. Çalışmalar, düzenli olarak yeşil çay içmenin metabolizmanızı hızlandırabileceğini ve kilo kaybını destekleyebileceğini gösteriyor. Yapılan araştırmalar yeşil çayın, kilo verme, vücut kitle endeksi, bel çevresi, kalça-bel oranı üzerindeki etkileri ortaya kondu. Araştırmalar, yeşil çay içenlerin içmeyenlere göre 3,5 kiloya kadar daha fazla verebildiklerini gösteriyor. Bir başka çalışma, iki ay boyunca dört fincan yeşil çay içtikten sonra, katılımcıların vücut ağırlığı, vücut kitle indeksi ve bel çevresinde önemli oranda bir azalma olduğunu ortaya koydu. Bir çok araştırma, yeşil çayın yağ hücrelerine yağı serbest bırakması için sinyal verdiğini ve daha sonra karaciğerin o vücut yağını enerjiye dönüştürdüğünü gösteriyor. Düzenli egzersize ek olarak yeşil çay içen katılımcılar, sadece egzersiz yapanlardan ortalama 2 kilo daha fazla kaybedebiliyor. Metabolizmanızı hızlandırmak için gün içinde özellikle her öğünden önce veya sırasında yeşil çay içmeyi deneyin. Antrenmandan önce yeşil çay içmek de yağ yakmanızı daha etkili hale getirebilir. 2- Zerdeçal (altın süt) ile metabolizma sendromunu yenin Zerdeçal, doğanın en büyük doğal ilaçlarından biridir. Antioksidan, analjezik, anti-mikrobiyal ve termojenik gibi çok çeşitli özelliği ile güçlü bir anti-enflamatuar olarak kullanılır. Zerdeçalın içeriğindeki kurkumin aktif bileşenleri kilo kaybını hızlandırabilir. Zerdeçalın kilo kaybı için en iyi çaylardan biri olarak gösterilmesinin nedeni içeriğindeki kurkumindir. Metabolizma sendromlu 1.646 hastayı içeren, 2019 yılında yapılan araştırmada, kurkumin almanın vücut kitle endeksi, ağırlık ve leptinde önemli bir azalmaya ve adiponektin seviyelerinde önemli bir artışa neden olduğunu gösterdi. Kurkumin en iyi karabiber ve sağlıklı bir yağ ile alındığında vücut tarafından emilir. Karabiber, aktif bileşiklerin ayrımını arttırır. Patentli birçok zerdeçal takviyesi, bu nedenle formülünde karabiber içerir. Zerdeçal çoğunlukla kapsül formunda bulunur, ancak çay olarak da kullanılabilinir. Hindistan cevizi sütünü zerdeçal, zencefil, tarçın ve bir karabiber ile birleştirebilirsiniz. Hindistan cevizi sütündeki sağlıklı yağlar, suda çözünmediği için zerdeçalı emmenize yardımcı olur.
×
×
  • Create New...

Önemli bilgi

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için Gizlilik poliçesini inceleyebilirsiniz.